Örgütlenme Çalışmalarımız Devam Ediyor!
TOKİ Şehit Ozan Onur Anadolu Lisesinde Hatice Aysun Gül ve Çakabey Ortaokulunda Jinda Karakaş emek ve demokrasi mücadelemizi takdir ettikleri ve bu mücadelenin içinde yer almak istediklerini belirterek sendikamıza üye olmuşlardır.
TOKİ Şehit Ozan Onur Anadolu Lisesinde Hatice Aysun Gül
Çakabey Ortaokulunda Jinda Karakaş
LİYAKATTAN YOKSUN, YÖNETİM VE PEDAGOJİ BECERİSİ OLMAYAN
OKUL MÜDÜRÜ İSTEMİYORUZ
Değerli Basın ve Kamuoyuna
AKP kendi siyasal, ideolojik ihtiyaçlarını karşılayacak bir eğitim modeli yaratmak için 13 yıllık iktidarları sürece 5 ayrı Milli Eğitim Bakanı ile her seferinde eğitimi dinselleştirilmiş ve eğitimde sorunları derinleştirerek, özelleştirme hamleleriyle yazboz tahtasına dönüştürmüşlerdir.
Son dönemlerde okullara atanan okul müdürlerinin yasa ve yönetmelikleri bilmedikleri gibi resmi yazışma kurallarını da bilmediklerini, Farabi Anadolu Lisesinin okul müdürü olan Süleyman KOÇ’un okuldaki keyfi uygulamalarında görüyoruz. Görev ve yetkileri yönetmelikle düzenlenen Koç; okuldaki iş barışını bozma konusunda bir hayli tecrübeli olduğunu, saçmalıklarla dolu olan disiplin anlayışından anlıyoruz.
İyi bir eğitim yöneticisi; eğitim bileşenleriyle almış oldukları kararları birlikte hayata geçirme konusunda çaba harcar. Ancak Farabi Anadolu Lisesi Müdürü Süleyman KOÇ; Adeta yasama, yürütme ve yargı gücünü kendisinde toplayarak her şeyi ben bilirim, ben yaparım anlayışıyla okulda eğitimi bitirme noktasını getirdiğini görüyoruz.
Okul Müdürü Süleyman KOÇ, sigara kullanan öğrencileri tespit etmek için “Değerli Öğretmen Arkadaşlarım; okulda sigara içtiğini bildiğiniz, öğrencilerin ismini bütün samimiyetinize inanarak yazınız. Hepisini velisini okula çağırarak okuldan atacağım.” Şeklindeki imla ve anlatım hatalarıyla dolu bir yazıyı öğretmenleri bilgilendirmek üzere imza karşılığı öğretmenlere duyurusunu yapıyor. Ve yine aynı okul müdürü öğrencilerin kullandıkları tuvaletlerde sigara içen öğrencileri musluğa bağlı hortumla ıslatma girişimleri ise hepimizi şaşırtıyor.
Eğitimde ve pedagojide yeri olmayan bu uygulamalarıyla yöneticilik vasfını yitirdiğini ortadadır. Eğitim yöneticisi madde bağımlısı ve davranış bozukluğu gösteren öğrenciyi topluma kazandırmak için iyi bir rehberlik hizmetiyle okula devamını sağlamak iken, “getirin ben okuldan atayım” diyen birinin okul müdürü olmasını kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz.
Farabi Anadolu Lisesinin okul müdürü olan Süleyman KOÇ’un okuldaki bazı uygulamalarını öğrenci velilerinin de bilmeleri açısından kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz.
ü Personelini üyeleri oldukları sendikalar üzerinde ayrıştırmak ve cezalandırmak
ü Okul bahçesinde kız arkadaşıyla merhabalaşan öğrencilerin velilerini okula çağırarak “ Kızınızı uygunsuz yakaladık”
ü Okulda sigara içmeyi önlemek amacıyla tüm öğrenci tuvaletlerini kapatarak öğrencileri cezalandırması
ü Öğretmen annesini, ziyarete gelen öğrenciyi azarlayıp içeri almaması.
ü Ders programını ve ders yükünü öğretmenlerin sendikalarına göre düzenlemesi,
gibi yukarıda saydığımız konulara benzer onlarca örnek elimizde mevcut. Yönetim kabiliyetini yitirmiş, personeliyle iletişime kapalı okul müdürü; okulda bulunduğu her saniye için öğrenciye zarar verdiği kanısındayız. Basın aracılığıyla İl Milli Eğitim Müdürüne çağrıda bulunuyoruz. Amacınız eğitim ise; adı geçen bu okul müdürünü derhal görevde alın.
Bizler biliyoruz ki Süleyman KOÇ isimli okul müdürü bu okulda kaldığı sürece sorunlar artarak devam edecektir. Her sorunu öğretmenleri ve öğrencileri cezalandırarak çözmeye çalışan müdür, aslında sorunları çözme becerisinden yoksun olmasından kaynaklıdır.
Değerli Basın
Bu okulda öğretmen ve öğrencilere yönelik baskı ve mobbing uygulamalarını doğru bulmadığımızı ifade ediyor ve bu konunun sonuna kadar takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz.25.12.2015
Ahmet KARAGÖZ
Eğitim Sen Adana Şube Başkanı
Örgütlenme Çalışmalarımız Devam Ediyor!
Hasan Adalı Anadolu Lisesinde Mina ACAR ve Adana Genç İşadamları Derneği Ortaokulunda Orhan SÖNMEZ emek ve demokrasi mücadelemizi takdir ettikleri ve bu mücadelenin içinde yer almak istediklerini belirterek sendikamıza üye olmuşlardır.
Örgütlenme Çalışmalarımız Devam Ediyor!
Hasan Adalı Anadolu Lisesinde Mina ACAR ve Adana Genç İşadamları Derneği Ortaokulunda Orhan SÖNMEZ emek ve demokrasi mücadelemizi takdir ettikleri ve bu mücadelenin içinde yer almak istediklerini belirterek sendikamıza üye olmuşlardır.
Bilindiği gibi 6331 sayılı “İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu” 01.07.2016 tarihinden itibaren bütün kamu kurum ve kuruluşlarında uygulamaya başlanacaktır. İşyerlerinde çalışanlara yönelik olarak, bütün sorumluluğu emekçilere yükleyen nitelikte “İş sağlığı ve güvenliği taahhütnamesi” imzalatılmak istendiğine dair çok sayıda şikâyet gelmektedir. Sendikamız bu konu ile ilgili olarak bir karar almış ve “İş Sağlığı ve Güvenliği Taahhütnamelerini İşyerlerinde Bütün Sorumluluğu Sadece Emekçilere Yüklediği İçin İmzalamıyoruz!”şeklinde bir açıklama metni hazırlamıştır.
Sendikamız tarafından ekte gönderilen açıklamanın indirilip okul ve kurumlara ulaştırılması gerekmektedir.
Şube Yürütme Kurulu
Metni İndirmek İçin Tıklayınız
İmzalatılmak istenen talimat ve taahhütname örneği için tıklayınız.
SAVAŞA KARŞI BARIŞ İÇİN 29 Aralık 2015 Salı günü KESK-DİSK-TMMOB-TTB olarak üretimden gelen gücümüzü kullanarak hizmet üretmiyoruz!
DİSK -KESK -TTB- EMO- HALKEVLERİ -SENDİKA. ORG VE SEYHAN BELEDİYESİ tarafından ortaklaşa düzenlenecek olan 10.ULUSLARARASI İŞÇİ FİLMLERİ FESTİVALİ açılış etkinliğine tüm işçi kardeşlerimizi ve dostlarımızı bekliyoruz.
21/12/2015 tarihinde 1 saatlik iş bırakma ve 22/12/2015 Cizre ve Silopi’de Hizmet İçi Eğitim Almaya gidiyoruz eylemi ile ilgili alınan iki MYK kararımız ektedir.
MYK Kararını İndirmek İçin Tıklayın
21 Aralık 2015 İş Bırakma-Bir Saat Derse Girmeme Üye olanlar için ifade örneği
21 Aralık 2015 İş Bırakma-Bir Saat Derse Girmeme Üye olmayanlar için ifade örneği
Şube Yürütme Kurulu adına Eğitim ve Örgütlenme Sekreterliğinin planladığı ilçe çalışmalarımız kapsamında 19 Aralık Cumartesi günü Kozan Dağılcak'ta Kozan, Feke, Saimbeyli ve İmamoğlu ilçelerinde üye ve yöneticilerimize yönelik Eğitim ve Örgütlenme Çalışması gerçekleştirdik.
Şube Yürütme Kurulu adına Eğitim ve Örgütlenme Sekreterliğinin planladığı ilçe çalışmalarımız kapsamında 19 Aralık Cumartesi günü Kozan Dağılcak'ta Kozan, Feke, Saimbeyli ve İmamoğlu ilçelerinde üye ve yöneticilerimize yönelik Eğitim ve Örgütlenme Çalışması gerçekleştirdik.
Dahası...
13 Aralık 2015 Pazar günü Şırnak’ın Cizre ve Silopi İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından öğretmenlere gönderilen telefon mesajı ile “Kentleri boşaltın, operasyon yapılacak!” mesajı verildi. Gerekçe olarak; “hizmet için eğitim semineri” gibi inandırıcılıktan uzak bir bahane sunulup, kamuoyu açıkça yanıltılmaya çalışıldı. MEB’in eğitim öğretim döneminin ortasında aldığı “hizmet için eğitim” kararının hemen arkasından her iki ilçede de sokağa çıkma yasağı ilan edilerek, okulların kapısına süresiz olarak kilit vuruldu.
Cumhuriyet tarihinde ilk kez, devlet iki ilçede tüm öğretmenlerini toplu olarak eğitimden çekti. Öğretmenlerin bir bölümü ilçelerden can güvenliği endişesiyle alelacele ayrılırken, arkalarında bavullarını taşımaya yardım eden ve gözyaşları içinde “Öğretmenim gitmeyin!” diye seslenen öğrencilerini bıraktılar. Sokağa çıkma yasağı nedeniyle evlerinde aileleri ile birlikte mahsur kalan öğrencilerimize ve orada kalan öğretmenlerimize böylesine büyük kaygılar yaşatmaya kimsenin hakkı yoktur.
Öğretmenlerin, öğrencileriyle en çok bir arada olması gereken hassas bir dönemde, MEB’in böylesine inandırıcılıktan uzak bir karar almış olması düşündürücüdür. MEB, öğrencilerin öğretmenlerine en çok ihtiyaçları olduğu bir dönemde, öğretmenleri öğrencilerinden ve okullarından ayırıp, okulların boşalmasına ve öğrencilerin telafisi mümkün olmayacak kadar büyük bir psikolojik yıkım yaşamasına neden olmuş, on binlerce öğrencinin en temel hakkı olan eğitim hakkını zorla ellerinden almıştır.
Okulların kapısına kilit vurduran, öğretmenleri öğrencilerinden ayıran savaş ve şiddet ortamında sadece bugünü değil, geleceği de kaybetme riskiyle karşı karşıyayız. Öğretmenleri öğrencilerinden ayırarak, öğrencilerin eğitim hakkını ellerinden almak pahasına atılan adımların ülkenin geleceği olan çocuklarımıza yapılacak en büyük kötülük olacağını unutmayalım.
Sokağa çıkma yasağının ilan edildiği son bir haftada yaşanan gelişmeler, öğretmenliğin sadece “okulda ders vermek” olmadığı, özellikle öğrenciler açısından çok daha fazlası olduğunu göstermiştir. Öğretmenler, geçmişten bugüne hep yaşamı ve yaşatmayı savunmuşlardır. Hangi gerekçeyle olursa olsun, ölümden ve şiddetten beslenenlerin karşısında barışı savunmak bizlerin öncelikli görevidir.
Yıllardır acılar çeken, gözyaşlarının sel olup aktığı bu topraklarda, bir gün barış dolu günler göreceksek bunu ancak ölümün karşısında, inatla yaşamı ve yaşatmayı savunarak, amasız fakatsız bir şekilde “İnadına barış” diyerek başarabiliriz.
Sokağa çıkma yasakları en çok eğitimcileri, öğrencileri ve velileri etkilerken, savaşın olduğu bir ortamda eğitimcilerin, öğrencilerin hiçbir şey yaşanmıyormuş gibi günlük yaşamını sürdürmesi, okula gidip gelmesi düşünülemez. Sokağa çıkma yasakları derhal kaldırılmalı, öğrencilerin ve öğretmenlerin güvenli bir ortamda eğitimlerine devam etmeleri sağlanmalıdır. Öğrencilerin, öğretmenlerin ve halkın günlük yaşamını alt üst eden tüm şiddet eylemlerine bir an önce son verilmelidir.
Ülkenin geleceğini şekillendirmek gibi önemli bir görevi yerine getiren, bin bir zorlukla mücadele ederek gelecek nesilleri yetiştirmeye çalışan eğitim emekçileri savaşın değil barışın, barış içinde birarada yaşamın savunucusudurlar. Hiçbir düşünce, hiçbir iktidar insanların yaşam hakkından, öğrencilerin eğitim hakkından daha önemli değildir.
Eğitim ve bilim emekçileri olarak çağrımız insanım diyen, şiddet ortamından rahatsızlık duyan herkesedir: Yaşamı ve yaşatmayı hep birlikte savunalım!
Şube Örgütlenme Komisyonu 2. Toplantısı Gerçekleştirildi.
Yazan egitimsen2Şube Örgütlenme Komisyonu 2. Toplantısı Gerçekleştirildi.
23 Kasım 16 Aralık tarihleri arasında 190 İşyerinde 657'de yapılması düşünülen değişiklikler, İş güvencemiz, Performans, Esnek Çalışma, Ödünç memurluk, TİS aldatmacası, nöbet, kılık kıyafet eylemimiz, kadın sorunu v.s. konularında bilgilendirme toplantıları yapılmıştır.
Komisyon çalışmaları tüm işyerleri ziyaret edilene kadar artan çaba ve gayretlerle devam edecektir. Katkı sunan komisyon üyelerinin ellerine ve yüreklerine sağlık. Komisyon çalışmalarına katılmak isteyen arkadaşlar Örgütlenme Sekreterimiz Erdal KARABULUT ile iletişime geçebilirler.
Şube Örgütlenme Komisyonu 2. Toplantısı Gerçekleştirildi.
23 Kasım 16 Aralık tarihleri arasında 190 İşyerinde 657'de yapılması düşünülen değişiklikler, İş güvencemiz, Performans, Esnek Çalışma, Ödünç memurluk, TİS aldatmacası, nöbet, kılık kıyafet eylemimiz, kadın sorunu v.s. konularında bilgilendirme toplantıları yapılmıştır.
Komisyon çalışmaları tüm işyerleri ziyaret edilene kadar artan çaba ve gayretlerle devam edecektir. Katkı sunan komisyon üyelerinin ellerine ve yüreklerine sağlık. Komisyon çalışmalarına katılmak isteyen arkadaşlar Örgütlenme Sekreterimiz Erdal KARABULUT ile iletişime geçebilirler.
Baskı ve Soruşturmalarınızdan Korkmadık. Korkmuyoruz. Korkmayacağız.
Yeter artık! Yeter diyoruz. Kanunlar - Yasalar bu ülkede yalnızca hak arayanları, yargılamak için, sindirmek için, korkutmak için mi kullanılır. 17 -25 Aralık kapsamında ülkeyi soyanlar, kaç defa emniyete çağırdınız yâda ifade alma cesareti, gösterebildiniz? Fiziki gücünüz, ancak yoksul emekçi halka ve emekçilere yeter. Zor aygıtlarınıza karşı kocaman yüreklerimizle karanlığa karşı aydınlığı, savaşa karşı barışı dün olduğu gibi bu günde savunmaya devam edeceğiz.
Suruç’ta. Diyarbakır'da, Ankara'da katledilen bizler, yargılanan yine bizler. Bilmediğimiz bir şey mi var Yoksa İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı yargılananlar kadrosu oluşturdu ve bizler bu kadroya mı dâhil etti. Ya birazcık ahlak, birazcık vicdan, birazcık hukuk diyoruz.
Bizler legal zeminde, baskı ve zorbalığınıza rağmen emekçilerin taleplerini alanlarda gündemleştirmeye devam edeceğiz. Bizler haklı ve meşru bir zeminde sendikal faaliyetlerimizi yürütürken, Adana Emniyet Müdürlüğü tarafından haftada bir kez ifadelerimizin alınası; Kemal Sunal'ın bir filmindeki "Bana Mazlum'u Getirin" sözünü hatırlatıyor. Sayın Vali, Sayın Emniyet Müdürü bizler Mazlum değil. Bizler KESK, DİSK, TMMOB ve TTB üye ve yöneticileriyiz. İllaki mazlum da istiyorsanız, biz mazlum halkız, mazlum emekçileriz. İç Hukuk ve Uluslararası Sözleşmelerde kaynaklı haklarımızı kullanıyoruz.
10 Ekim Ankara katliamında yetirdiğimiz yoldaşlarımızla ilgili Adana da yaptığımız cenaze törenlerine, anma etkinliklerine katılanlar her gün farklı bir gerekçeyle Adana Emniyet Müdürlüğüne çağrılarak ifadelerine başvurulmaktadır. Bu uygulama bir Adana ili için geçerli.
Adana; kebabı ve şalgamı ile ünlü iken Valimizin yeni uygulamasıyla artık ünlü olan yargılanan KESK, DİSK, TMMOB, TTB üye ve yöneticileridir. Bu bir basın açıklaması değil, yakında hayata geçireceğimiz tiyatro oyununun metnidir. Metnin diğer bölümünü Emniyet Müdürlüğünün olası bir işi çıkmasa gelecek hafta bu gün bu saatte burada paylaşacağız.
Siyasal İktidar, yasal ve anayasal sınırlar içindeki haklarımızı engellemek istemektedir. Birçoğumuz kamu çalışanı olmamıza rağmen günlerimizi adliye ve emniyet müdürlüğünde geçiriyoruz. Bizler emek ve demokrasi örgütleriyiz. Uluslararası sözleşmelerden, anayasadan ve yasalardan kaynaklı düşünce ve ifade belirtme, kamuoyu oluşturma hakkına ve özgürlüğüne sahibiz.
Balcalı Hastanesinde işten atıldığı için 125 gündür Hastane önünde direnen Mustafa Hotlar, ve ona destek olan Dev Sağlık İş üyesi Cumali Bolat, Yılmaz Burgaç ve Eğitim Sen üyesi Erol Eren gözaltına alınmış ve ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılmışlardır.
Bizleri baskı altına almaya çalışan, haklı mücadelemizden döndürmeyi amaçlayan her türlü hukuk dışı ve fiili uygulamaların karşısında geçmişte olduğu gibi, bugün de sesiz kalmayacağız. Adana'da yaşanan soruşturmaların, baskı ve yıldırma amaçlı olduğu ve tıpkı öncekiler gibi asıl amacın gözdağı vermek olduğu açıktır. Baskılara, tehditlere ve zorbalığa asla boyun eğmeyeceğimiz bilinmelidir. Bizleri böylesi yöntemlerle korkutacağını ve sindireceğini sananlar, daha önce olduğu gibi yine hayal kırıklığına uğrayacaklarını bilmelidir!16.12.2015
DİSK - KESK -TMMOB - Adana Tabip Odası
Kurumlar Adına
Ahmet KARAGÖZ
KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü