Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), bugüne kadar eğitim alanına yönelik yaptığı yasal değişiklikler ve pratik uygulamalar ile eğitim sisteminde içinden çıkılmaz sorunlar yaratmıştır. MEB’in bu konudaki son adımı, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yönetmeliğini değiştirerek, içerik bakımından skandal sayılabilecek bir hale getirmiştir.
MEB Müsteşarı Yusuf Tekin’in yönetmelik değişikliği ile ilgili yapmış olduğu talihsiz açıklamalar, okul iklimine yabancı bakanlık bürokratlarının alana ne kadar uzak olduklarını bir kez daha göstermiştir. PDR yönetmeliğinde yapılmak istendiği gibi, masa başında alanın uzmanları ve uygulayıcılar yerine bürokratlarca yapılan planlama ve hesaplamaların gerçek yaşamda hiçbir karşılığı bulunmamaktadır.
Eğitimin niteliğini doğrudan etkileyecek olan böylesine önemli bir konuda alanında uzman bilim insanlarından, sorunun muhatabı olan rehber öğretmenlerden, eğitim sendikalarından hiçbir görüş ve öneri alınmadan yapılan değişikliklerle, rehber öğretmenlere yönelik nöbet, sınav gözetmenliği, ders/etüt görevleri, haftada 40 saat çalışma zorunluluğu vb gibi eğitimde rehberlik ilkelerine temelden çelişen adımlar atılmak istenmektedir.
MEB’in benzer pek çok konuda olduğu gibi, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yönetmeliğinde, böylesine önemli bir alanın en temel özelliklerini göz ardı ederek yapmaya çalıştığı değişiklikler, giderek bozulan okul iklimini olumsuz etkileyecek, eğitim sisteminde ileriye değil, geriye doğru gidişi kaçınılmaz olarak hızlandıracaktır.
MEB tarafından adeta bir oldubittiye getirilerek yayınlanmak istenen yönetmenliğin adı değiştirilerek sadece “Rehberlik Yönetmeliği” yapılmış, “Psikolojik Danışma” ibaresi kaldırılmıştır. Bu durumun MEB tarafından alan dışı öğretmen atamalarının önünü açmak amacıyla yapıldığı açıktır. Rehber Öğretmenin en önemli özelliği psikolojik danışma yapabilecek nitelik ve yeterliliğe sahip olmalarıdır. Alan dışı atamalarda en çok karşı çıkılan nokta, alan dışı atamalar nedeniyle zaten sorunlu hale gelen rehberlik hizmetlerinin niteliği daha da düşecek olmasıdır.
Son yıllarda artış gösteren öğrencilere yönelik istismar ve ihmallerin ortaya çıkarılmasında rehber öğretmenlerin önemli bir rolünün olduğu açıktır. Bunun temel nedeni, rehber öğretmenlerin öğrencilerle kurdukları iletişim becerileri, karşılıklı anlayış, rehber öğretmen ile öğrencinin koşulsuz kabul, empati, güven ve saygı çerçevesinde ilişki kurabilmesidir. Böylesine önemli ve hassas bir görevi yerine getiren rehber öğretmenlerin 08.00-17.00 mesaiye zorlanması, boş derse girmesi, nöbet, etüt gibi yaptıkları iş ile çelişen görevler verilmesi, rehber öğretmenlerle öğrencileri arasındaki ilişkiyi, dolayısıyla rehberlik hizmetlerinin temel işlevini olumsuz yönde değiştirecek özellikle göstermektedir.
MEB bünyesindeki öğretmenlerin haftalık mesaisi 30 saat iken, rehber öğretmenlere angarya görevler yüklenerek çalışma saatleri 40 saat yapılmak istenmektedir. Bu durumda fazladan eklenen 10 saatin karşılığı olan ücret ve diğer hakların nasıl karşılanacağı belli olmadığı gibi, söz konusu düzenlemenin başta anayasa olmak üzere, ilgili yasaların eşitlik ilkelerine aykırı olduğu açıktır. Rehber Öğretmen öğrenciler okuldan ayrıldıktan sonra da okulda tutulmak istenmektedir. Bu durum eğitimde giderek yaygınlaşan angarya çalışma uygulamalarının daha da artmasına neden olacaktır.
Rehber öğretmenlerin diğer öğretmenlerden farklı olarak haftada 40 saat çalışmaya zorlanması, pek çok yönden zor ve ağır bir görevi yerine getirmeye çalışan rehber öğretmenlerin görevlerini sağlıklı bir şekilde yapmalarını imkansız hale getirecektir.
MEB’in yönetmelik değişikliğinin bu haliyle hayata geçmesi halinde, eğitim sisteminde özel bir yeri olan rehberlik ve psikolojik danışmanlık alanının bugüne kadar oluşan tüm kazanımların ortadan kalkması kaçınılmazdır.
MEB’e çağrımız, eğitim sistemi içinde büyük fedakarlıklarla görevlerini yerine getirmeye çalışan rehber öğretmenlere kulak vermesi, yönetmelik değişikliğinin eğitime ve eğitimin sorunlarına uzak bürokratların değil, doğrudan alanda görev yapan rehber öğretmenlerin ve sendikaların eleştiri ve önerileri doğrultusunda yapılmasıdır.
Eğitim Sen olarak başta rehber öğretmenlerimiz olmak üzere, MEB’in dayatmacı uygulamaları ile karşı karşıya olan rehber öğretmenlerimizin her zaman yanında olduğumuzu belirtiyor, yönetmelik değişikliği ile ilgili sürecin takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz.