4 Şubat, Tüm Halkımızın AKP’ye Karşı Direnişidir!

İŞİMİZ, İŞYERİMİZ, EKMEĞİMİZ İÇİN BUGÜN GREVDEYİZ! 4 ŞUBAT, TÜM HALKIMIZIN AKP’YE KARŞI DİRENİŞİDİR! 

AKP hükümeti 10 bini aşkın TEKEL işçisini 4-C köleliğine mahkûm etmekte ısrar ediyor. Direnişin ilk günlerinde işçileri şiddetle yıldıracağını, işçileri gaz bombaları, tazyikli su, polis copu, vali baskısıyla teslim alacağını düşünen AKP hükümeti, işçilerin kararlı duruşu, büyüyen ve ülke düzeyinde destek bulan direnişi karşısında görüşmelere başlamak zorunda kaldı.  

 

 

Ancak, TEKEL işçilerinin tüm baskılara, soğuk hava koşullarına rağmen 51 gündür dalga dalga büyüyen kararlı direnişi karşısında “sorunu çözmekten yana” bir görüntü sergilese de, AKP hükümeti, esas olarak işçileri oyalamaya ve masa başında teslim almaya çalışmıştır. Hükümet ile TÜRK-İŞ başkanı ve yöneticilerinin yaptığı görüşmede AKP’nin gerçek niyeti açığa çıkmıştır. AKP, kölelik statüsü olan 4-C’den vazgeçmek yerine, bazı eklemeler yaparak işçilerin tüm özlük haklarını kaybetmiş olarak köleliği kabul etmelerini istiyor.  

4-C statüsünde ısrar ederek işçilere köleliği dayatan AKP hükümeti, işçilerin kıdem ve ihbar tazminatlarını da hesaplarına yatırarak, işçilerin statüsünü belirsiz hale getirerek, direnişi kırmanın hesabını sürdürmektedir. Hükümet temsilcileri ile TÜRK-İŞ arasında yapılan görüşmelerin gösterdiği budur. Yapılan görüşmeler sonuç vermemiş, işçilerin mevcut durumunu korumaya yönelik talepleri kabul görmemiş, 4-C köleliği, çeşitli rötuşlarla dayatılmaya devam ediliyor.  TEKEL işçileri, mevcut işçi statüleri ve özlük hakları korunarak çeşitli kamu işletmelerinde kadrolu istihdam edilmek istenmektedirler. Bundan daha doğal ne olabilir ki? Çalıştıkları makineler durdurulmuş, fabrikaları kapatılmış, çalıştıkları işletmeler arazileriyle birlikte sermayeye peşkeş çekilen 10 bini aşkın TEKEL işçisi, hakları korunarak çalışmak istemektedir.

Hak arayışı ve masumane bir direniş içindedir.  Ancak sömürü ve yağmada sınır tanımayan işçi ve emekçi düşmanlığı tescilli AKP hükümeti, TEKEL işçilerini açlık sınırı altındaki ücretlere mahkûm etmekte ısrar ediyor.

TEKEL işçileri iş güvenliğinden yoksun olarak, nerelerde ve ne işlerde çalışacağı belli olmayan kölelik koşullarına sürükleniyor. Dahası, başbakan “Bu ülke yolgeçen hanı değildir” diyerek hakları için direnen işçileri tehdit ediyor. İşçilere saldırıyor, sendikacılara saldırıyor, dayanışma içindeki halka saldırıyor. Mademki AKP iktidarı olarak kendine bu kadar güveniyorsun, mecliste, sokakta her yerde bağırıyorsun, çağırıyorsun azarlıyorsun, tüm halka karşı düşmanca tutum almayı bir marifet sayıyorsun, haydi o zaman hodri meydan sandığın başına gidelim, seçim yapalım.

Bu halk bu sefer seni kesinlikle sandığa gömecektir buna inan.  İki aya yakın süre boyunca AKP’nin her türlü, baskı, şiddet, hakaret, oyalama taktikleri karşısında kararlıca direnen TEKEL işçileri, tehditlere teslim olmayacaktır. İşçi sınıfımız AKP’nin saldırılarına boyun eğmeyecektir.

TEKEL işçileri direnişi sürdürmektedir. 6 Konfederasyon hükümetin emek ve hak tanımaz tutumu karşısında bugün üretimden ve hizmetten gelen gücünü göstermektedir.  İşçilerimize, kamu emekçilerine, gençlerimize, kadınlarımıza, aydınlarımıza, tüm halkımıza AKP hükümetinin emek ve demokrasi düşmanı tutumu karşısında TEKEL işçileri ile dayanışma içerisinde oldukları için teşekkür ederiz. TEKEL işçilerinin mücadelesi, sınıfın ve emekçilerin mücadelesidir.

 TEKEL işçilerinin kazanımı, işçi sınıfının ve emekçilerin kazanımı olacaktır. 

TÜRK-İŞ, DİSK, HAK-İŞ, KESK, TÜRKİYE KAMU SEN, TMMOB,ADANA TABİP ODASI, TÜRKİYE ECZACILAR ODASI

Okunma 1767 defa