AKP Tüm Türkiye’de Olağanüstü Hal İlan Etti!

AKP Tüm Türkiye’de Olağanüstü Hal İlan Etti!

4+4+4 olarak bilinen İlköğretim ve Eğitim Kanunu ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikalarında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’na karşı tepkilerimizi demokratik-meşru bir biçimde ifade edebilmek için Ankara’da yapacağımız basın açıklaması hukuk dışı bir biçimde engellendi. AKP en temel haklarımızı kullanmamızı dahi engelleyerek yasakçı ve tehditkâr tutumundaki ısrarını sürdürüyor.

4+4+4 ile ilgili düzenlemenin içeriğine baktığımızda;

¨      Kanun teklifinde yer alan, “ilköğretim devlet okullarında parasızdır” ifadesi komisyon görüşmelerinde metinden çıkarılarak, ilköğretimin tamamen paralı hale getirilmesinin önü açılmıştır.

¨      Yıllardır okulöncesi eğitimi yaygınlaştırmak için çalışmalar yapılmasına rağmen, yasa teklifinde okulöncesi eğitim zorunlu eğitimin dışında bırakmıştır. 

¨      İlk 4 yılın “ilkokul”, ikinci 4 yılın “ortaokul” olarak tanımlanması nedeniyle, sınıf öğretmenlerinin en az yüzde yirmisinin “norm fazlası” haline gelmesi ve bakanlık tarafından başka görevlerde görevlendirilmesinin önü açılmıştır.

¨      Çocuk işçiliğinin ve çocuk gelinlerin ağırlıklı olarak 13, 14, 15 yaşında olduğu düşünüldüğünde mevcut düzenleme ile hem mesleki eğitim adı altında “çocuk işçiliğinin” önü açılmakta, hem de “çocuk gelinler” uygulaması, bizzat iktidar tarafından kademeli zorunlu eğitim uygulaması ile açıkça desteklenmektedir.

¨      Zorunlu din dersinin kaldırılması ve anadilinde eğitim taleplerini karşılaması yönündeki toplumsal talepler göz ardı edilmiş, zorunlu din derslerine ek olarak, seçmeli din dersleri getirilmesinin önü açılmıştır. Müfredat değiştirilerek konulacak yeni derslerle bütün okullarda fiilen imam hatip modeline geçilmesinin önü açılmak istenmektedir.

¨        4+4+4 şeklindeki kademeli eğitim sisteminin piyasa ile ilişkilendirilmesi, meslek okulu açacak firmalara öğrenci başına destek sunulması ile eğitim sisteminin sermayeye ucuz işgücü sağlar duruma getirilmesi amaçlanmaktadır.

Başta yukarıdaki uygulamalar olmak üzere birçok antidemokratik uygulama dayatılıyor

4688 sayılı yasa ile toplu sözleşme ve grev hakkımız engelleniyor. 

Bu yasaların mecliste görüşülmeye başlaması nedeniyle 28-29 Mart’ta (Dün ve Bugün) grev kararı alarak hizmet üretmiyoruz ve tepkilerimizi göstermek için dün gece saatlerinden başlayarak Türkiye’nin dört bir yanından Ankara’ya gitmeye çalışan emekçiler, çeşitli yöntemlerle engellenmiş ve polisin şiddetine maruz kalmıştır.

 

İçişleri Bakanı’nın yayınladığı genelgeyle iller adeta polis ablukasına alınmıştır.

Adana’da Eğitim Sen ve KESK üyesi 74 arkadaşımız baskıyla, zorla gözaltına alındı. Dün gece 24.00’de yola çıkan araçlarımız, otoban girişi trafik denetleme şube müdürlüğü önünde durduruldu.

Tamamen oyalama ve engellemeye yönelik bu girişim ile mahkeme kararı olmadan kimlik tespiti yapılmak istendi ardından, araçların evrakları ve benzeri istenerek oyun sürdürüldü. Araçlarımız elimizden alınarak otobana çıkmadan yürüyerek gidin denildi, ve ardından müdahale ile gözaltına alındık.

Demokratik tepki hakkımızı kullanmamıza tahammül edemeyenler Kabahatler kanunu gerekçe ederek 82 TL para cezası yağdırdı, yetmedi memurun görevini engellemekten hepimiz için dava hazırlığındalar. Bu da yetmedi kamu kurumları aranarak 2 günlük greve katılanların isim tespitine başlanmıştır.

Adana mert insanların ilidir. Hem demokratik haklarımıza saldıracaksınız hem de bizi suçlayacaksınız. Elinizden geleni yapın, çocuklarımızın haklarını ve haklarımızı yasalara saygılıyla sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz.

Öte yandan İzmir, Aydın, Balıkesir, Manisa, Kocaeli, Bursa, Malatya, Batman, Urfa, Konya, Hatay, Zonguldak, Tokat illerinden arkadaşlarımızın çıkışları engellenmiştir. Çeşitli illerde arkadaşlarımıza biber gazlarıyla müdahale edilmiştir. Anayasal hak olan seyahat etme özgürlüğü, sendikal haklar ve özgürlükler ayaklar altına alınmıştır.

Yaşanan bu gelişmeler, gerek çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğini yakından ilgilendiren 4+4+4 kademeli eğitim düzenlemesi, gerekse sendikal alana yönelik önemli değişiklikler içeren düzenlemelerle ilgili olarak bugüne kadar yaptığımız itirazların gücünü göstermektedir. AKP’nin telaşı ve korkusunun nedeni, haklı mücadelemizin gücünden gelmektedir.

Keyfi kararlarla, genelgelerle temel hak ve özgürlüklerimizin engellenmesi, kent meydanlarının polis ablukasına alınması, AKP’nin nasıl bir yönetim zihniyetine sahip olduğunu bir kez daha göstermiştir. Çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğini doğrudan ilgilendiren konularda yasal ve meşru haklarımızı kullanmamızın, söz söylememizin engellendiği koşullarda demokrasiden, insan haklarından bahsetmek mümkün değildir.

 

AKP’nin büyük baskı ve gözaltı düzenine karşı, onurlu ve kararlı duruşumuzdan bir an olsun vazgeçmeyeceğiz. İçişleri Bakanlığı’nın açıkça suç işlemesine, baskı, yasak ve engellemelere rağmen meşru ve demokratik hakkımızı kullanacağız. “Durmak yok yola devam” diyerek, emek ve halk düşmanı yasa tasarılarıyla, baskı ve şiddetle tüm toplumu tahakkümü altına almak isteyenlere karşı “Yılmak yok mücadeleye devam” diyerek dimdik ayaktayız.

 

Çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğinden kaygı duyan herkesi, AKP’nin giderek artan zulmü karşısında omuz omuza olmaya, sesimize ses katmaya çağırıyoruz.

 

 

Kamuran KARACA

Eğitim Sen Adana Şube Başkanı

KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü

Okunma 1938 defa