Bilim ve Sanat Merkezlerinin İşlevi Yok Ediliyor
Bilindiği üzere, Bilim ve sanat merkezleri, M.E.B. Özel Eğitim Hizmetleri ve M.E.B. Bilim ve Sanat Merkezleri Yönergesine göre üstün ve özel yetenekli öğrencilerin eğitim- öğretim gördüğü kurumlardır. Bu kurumlara öğrenciler iki kademeden oluşan özel sınav ile alındığı gibi Bu merkezlerde görev yapacak yönetici ve öğretmenler de, alanları veya üstün yeteneklilerin eğitimi ile ilgili alanda yüksek lisans veya doktora yapmış olmaları, üstün yetenekli çocuk/öğrencilerin hizmet içi eğitimi, seminer ve kurslarına katılmış olmaları gibi nitelikler de göz önünde bulundurularak, seçilmektedir.
Bireyselleştirilmiş öğretimin esas alındığı Bilim ve Sanat Merkezleri 05/07/2013 tarihinde normları bakanlık tarafından MEB’na Bağlı Okul ve Kurumların Yönetici ve Öğretmenlerinin Norm Kadrolarına İlişkin Yönetmeliğin 15. Maddenin g/4 bendine göre güncellenmiştir. Güncellemeye göre Görsel sanatlar/Resim ve Müzik öğretmeni normu 2, diğer tüm branşlarda 1’e indirilmiştir. İdareci normların da ise bazı bilim ve sanat merkezlerinde 1 müdür 1 müdür yardımcısı, bazı bilim ve sanat merkezlerin de ise sadece 1 müdür olarak belirlenmiştir. Ancak adı geçen yönetmelikte yer alan “Özel eğitim okul ve kurumlarında (Hastane ilkokulları hariç) öğrenci sayısı 51’ kadar 1, 51-126’ya kadar 2, sonra gelen her 150 öğrenci için 1 müdür yardımcısı norm kadrosu verilir.” (Madde 8), “ Üstün yeteneklilere yönelik açılan kurumlardan öğrenci sayısı 25’e kadar olanlar için 1, 25’ten fazla olanlar için 2 sınıf öğretmeni normu verilir.” (Madde 10-6) maddeleri dikkate alınmayarak Bilim ve Sanat Merkezlerine sınavla atanan öğretmen ve idareciler norm fazlası duruma düşürülmüştür.
Üstün yetenekli çocuk/öğrencilerin bireysel yeteneklerinin farkında olmalarını sağlamakla görevli eğitim yöneticisi ve öğretmenlerin, hiçbir hukuksal düzenlemeye dayanmadan norm kadro fazlası durumuna düşürülebileceklerinin farkına varmaları, yönetici ve öğretmenlerde büyük bir hayal kırıklığı yaratmıştır.
Bu durumda;
• Bireyselleştirilmiş öğretimin esas olduğu merkezlerde bireyselleştirilmiş öğretimden uzaklaşılacak, üstün ve özel yetenekli öğrenciler kalabalık sınıflarda kaybolacaklardır.
• Norm kadro fazlası olan öğretmen ve idareciler eş değer olmayan kurumlara tayin istemek zorunda bırakılacak, sınavla elde ettikleri hakları elinden alındığından öğretmen ve idarecilerin çalışma istekleri yok edilecektir. Öğretmen kadrosu ve bina konusunda zaten sorunlarla baş başa bırakılan bilim ve sanat merkezlerinde sorunlar daha da artacaktır. Normu düşmeyen öğretmenlerin ders ve iş yükleri artacağından üstün zekâlı ve özel yetenekli öğrencilere yönelik yapılacak eğitimin kalitesi düşecektir.
• Bir öğretmenle etkinliklerin yürütülemeyeceği kısa sürede herkes tarafından anlaşılacağından normlar yeniden güncellenerek (kadrolu öğretmen ataması yapılmadığından) görevlendirmeyle öğretmen mi çalıştırılacak? Bu görevlendirilecek öğretmenler, kimlerden oluşacak? Hangi kriterlere göre atanacak? Yoksa kişisel ilişkiler mi devreye girecek?
• Bütün kurumlarda olduğu gibi bilim ve sanat merkezlerinde de aynı yönetimsel işler yapılmaktadır. Bu durumda üç – dört idarecinin yaptığı işleri sadece bir müdür veya bir yardımcısı nasıl yürütecektir?
Bu nedenlerle, Milli Eğitim Bakanlığı Bilim ve Sanat Merkezlerinin mevcut binalarını geliştirmek, laboratuar şartlarını iyileştirmek, öğretmenlerinin yeteneklerini etkili hale getirmek ve sayılarını arttırmak için çalışmalar yapmak yerine mevcut öğretmenlerin normlarını azaltarak üstün ve özel yetenekli öğrencilerin eğitimini kendi eli ile baltalamaktan bir an önce vazgeçmelidir.
ŞUBE YÜRÜTME KURULU