Barışın, Eşitliğin, Özgürlüğün, Direnişin, Emeğin, Dayanışmanın ve Baharın Bayramı Newroz Kutlu Olsun!

Tarihteki yeri itibariyle zulme, baskı ve zorbalığa karşı başkaldırının, isyan ateşinin yakıldığı gün olan Newroz, halklar arasındaki barış ve kardeşlik duygularının gelişmesi ve güçlendirilmesi için bir fırsat olarak değerlendirilebilecek iken, her konuda olduğu gibi egemenlerce ayrımcılık ve halkları birbirine karşı kışkırtmak amacıyla kullanılmak istenmiştir. Bununla da kalınmamış devlet törenleriyle içi boşaltılmaya, mücadeleye ve özgürleşmeye çağrı anlamı çarpıtılmaya çalışılmıştır.

Yıllardır , "Tek dil, tek din, tek millet" olarak formüle edilen Türk-İslam sentezinden beslenen siyasi iktidarlarca halkın dil, ırk, din, mezhep çeşitliliği görmezden gelinmiştir. Farklı olanı yok edilmesi gereken ‘potansiyel tehlike` hatta ‘sapkın` olarak nitelendiren bu "ırkçı" ve "tekçi" yapı, barış içinde bir arada yaşamış olan halkların birliği ve kardeşliği karşısında en önemli tehdit olmuştur.  Bu tehdidin diğer adresini ise emperyalist politikalarda görmek mümkündür.

Emperyalist politikaların uygulama alanı olan Türkiye ve Ortadoğu, bölge halklarının karşı karşıya olduğu iç karışıklık, çatışma ve savaş ortamının sona erdirilmesi ve yıllardır savaş uygulamalarının yapıldığı bu topraklarda artık barış tohumlarının yeşermesini, halklar arasındaki kardeşlik duygularının güçlenmesini ısrarla talep etmektedir.

Ülkemizin kanayan yarası olan ve Türkiye`de demokrasinin gelişmesinin önündeki en büyük engellerden birisi olan Kürt sorunu, halen siyasi iktidar tarafından her fırsatta istismar edilmekte; ısrarla sürdürülen çözümsüzlük politikaları üzerinden siyasi rant sağlanmaya çalışılmaktadır. İktidarların ekonomik ve siyasi rant hesapları yüzünden bugüne kadar on binlerce gencimiz hayatlarının baharında toprağa düşmüş, anaların gözlerinden akan yaş bir türlü kurumamıştır. Oysa herkes tarafından çok iyi bilinmektedir ki, barış ve kardeşlik talepleri gücünü eşit, özgür ve bir arada yaşam iradesinden almaktadır. Bu nedenle 2013 Newroz`undan bu yana barışa dair yeşeren umutlar artık demokratik barışçıl çözüme evrilmelidir.

Eşit, özgür, demokratik Türkiye ve insanca yaşam mücadelemizin ilerleyebilmesi, ırkçı hezeyanlara kapılarak içeride ve dışarıda savaş çığlıkları atmakla değil, emekçiler arasındaki birlik ve halklar arasındaki kardeşlik duygularının güçlenmesi ile mümkündür. Bizler çok iyi biliyoruz ki, binlerce yıllık köklü tarihi ve kültürel değerleriyle Anadolu ve Mezopotamya topraklarında yaşayan bütün halklar için barış ve kardeşlik tutumunda ısrar edilmesi, bu topraklarda yaşayan halklara verilecek en büyük hediye olacaktır.

Otoriterliğin, yolsuzluğun, yalanın ve talanın tavan yaptığı bir dönemde belirtmek isteriz ki, demokrasiden, eşitlik ve özgürlükten yana olan tüm kesimler, ırkçılığa karşı eşitliğin, nefret söylemlerine karşı bir arada, eşit ve özgür yaşamın dili olmayı sürdürmelidir. 2014 yılında halklarımız Gezi Direnişi ve Newroz`un binlerce yıldır harlanan mücadele ruhundan aldıkları güçle, zalimlerin saraylarını ve saltanatlarını yıkacak, barışın, özgürlüğün ve demokrasinin egemen olacağı bir geleceğin inşasını birlikte öreceklerdir.

NEWROZ PİROZ BE!

NEWROZ KUTLU OLSUN!

Okunma 2074 defa Son Düzenlenme Perşembe, 10 Temmuz 2014 13:15