Değerli Basın ve Kamuoyuna
Gezi direnişinin ruhu her geçen gün yayılıyor, AKP iktidarı ise baskı ve şiddeti arttırarak giderek daha saldırganlaşıyor.
İktidarın bu saldırganlığına giderek daha fazla karalama ve itibarsızlaştırma oyunları eşlik ederken, hedef tahtasına ise her geçen gün daha fazla isim ekleniyor. Gezi direnişinin parçası olan herkes AKP iktidarının hedefi haline gelirken; iktidar ve iktidarın gölgesinde kalan yandaş medyası, direnişi destekleyen sanatçı, aydın, sendikacılar, oda yöneticileri ve yazarlara dönük linç kampanyası yürütmektedir.
İlimizde de geçtiğimiz Haziran ayında yapılan Gezi Parkı eylemlerine katılan arkadaşlarımız hakkında, 'eylemlere katılıp kitleleri yönlendirmek suçlamasıyla' idari soruşturmalar yapılmıştı. Bugün ise “ekmek almaya giderken” polislerin hedef gözeterek attığı gaz fişeğiyle başından yaralanan ve 269. gün sonunda yaşamını yitiren Berkin ELVAN aynı zamanda bir öğrenci olması nedeniyle. “Çocuklar ölürken değil, uyurken susulur”, şiarıyla Berkin ELVAN’nın ölümünü ve AKP’nin zulmünü protesto eden öğrenciler, veliler ve öğretmenlere gözdağı vermek için, İl Milli Eğitim müfettişleri; özel okullar, yurtlar ve kolejlere giderek öğrencileri sorguya çekmesi ve birbirinden garip sorular sorması manidardır.
Öğrencilere sorulan soruların fişlemeye yönelik olduğu sizlerle paylaşacağım şu sorularda görülmektedir.
- Okulda ayakkabı kutusu ile alakalı açıklama yapan öğretmen ya da öğrenci var mı?
- Recep Tayyip Erdoğan’ı mı yoksa Atatürk’ü mü seviyorsun?
- Öğretmenleriniz veya bir başkası sizi kendi siyasi güdümüne yönelik davranmak mecburiyetinde bıraktı mı?
- Devlet erkânına yönelik iftira, kin ve nefret uyandırıcı ifadeler kullanıldığına şahit oldunuz mu?
- AKP ve Başbakanımızla ilgili evinizde neler konuşuluyor?
- Okulda siyasi suçtan uzaklaştırılan öğrenci oldu mu?
- Okulda Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımıza karşı uygunsuz olabilecek söz ve davranışta bulunanlar var mı?
Müfettişler okullarda aldıkları sınıf listelerindeki 1. 8. ve 17. sıradaki mevcut bulunan öğrencilere 13 Mart 2014’de gerçekleşen sorguda bu soruları cevaplamak mecburiyetinde bırakılmıştır.
Bazı okullarda ise velilerin tepkileri üzerine öğrencilerden ifade alınması engellenmiştir. Ancak öğretmen ve velilerden ifadeler alınmaya devam edilmektedir.
Bu soruşturmalar; Çocukların ruh sağlığı, ifade özgürlüğü, düşünce ve vicdan özgürlüğü, özel ve aile hayatı gizliliği, müfettişlerce yalnız başına ya da toplu olarak soruların sorulması Anayasamıza, AİHS, BM Çocuk Hakları sözleşmesine aykırıdır.
Anayasamızın 2. Maddesi “insan haklarına saygılı hukuk devleti”, 5. Maddesi “Devletin temel amaç ve görevlerindeki ilkeler”, 17. Maddesi “kişinin dokunulmazlığı” 19. Maddesi “kişi hürriyeti”, 20. Maddesi “özel hayatın gizliliği”, 24 ve 25. maddeleri, “vicdan ve ifade hürriyeti”, 26. Maddesi “düşünceyi yayma hürriyeti”, 41. maddesi “ailenin korunması”, 42. Maddesi “eğitim hakkı” çocukların yalnız başına veya toplu olarak ailesinin, kendinin politik, dinsel, görüşlerinin, özel hayatlarına dair sorular sorulmasının ulusal ve uluslararası mevzuata aykırı olduğunu biliyor ve bu yapılanların suç olduğunu kamuoyuyla paylaşıyoruz.
Tüm bu soruşturmalar öğrenci, öğretmen ve velileri fişlemeye, soran, sorgulayan bir neslin yetiştirilmesi yerine, tekçi, biat eden, dindar ve kindar bir nesil yetiştirmeye yönelik olduğunu biliyoruz.
Değerli Basın
Bundan sonra da öğrencilerimiz, velilerimiz ve öğretmenlerimiz üzerinde baskı oluşturan her adımın takipçisi olacağız anti demokratik her türlü uygulamalara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Bizim mücadelemiz Gezi direnişinde açığa çıkan emek, adalet ve özgürlük taleplerimizi dile getirmektir. Berkin ELVAN’nın ekmeğine umuduna sahip çıkacağız, Ceylan ÖNKOL, Uğur KAYMAZ ve tüm Roboski’li çocukların şahsında ezilenlerin ve emekçilerin çocuklarını da unutmadık unutturmayacağız.
Bütün bu baskılara ve şiddete rağmen, bizi biz yapan tüm değerlerimizin verdiği güçle, mücadelemizden, taleplerimizden ve kazanımlarımızdan vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz!15.03.2014
Şube Yürütme Kurulu Adına
Ahmet KARAGÖZ