Taylan Koç arkadaşımız uzunca bir süredir ciddi karalamalar, tehditler ve haksızlıklarla karşı karşıya. Fakültenin son icraatı artık bardağı taşıran damla oldu. Şimdi bu süreci özetleyen ve üniversite yönetimini harekete geçmeye çağıran bir imza kampanyası hazırladık. Bu noktadan sonra güçlü bir sahiplenmeyle bu imza kampanyasını kotarmamız gerekiyor. 15 gün içerisinde en az 1000 imza toplayarak Taylan'ın yalnız olmadığını gösteren güçlü bir ses çıkaralım.
12 Eylül Amerikancı askeri cuntası akademiyi askeri kışlaya çevirmişti. O kadarı AKP iktidarına yeterli görünmemiş olacak ki, YÖK'ün ağır biçimde tahrip ettiği akademiyi, AKademiye dönüştürerek bir adım daha öteye taşımak istiyorlar ve o yolda hayli mesafe katettikleri de bir sır değil.
Yrd. Doç. Dr. Taylan Koç, Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi. Öğrenci olup-olmadıkları, içeriden mi, dışarıdan mı oldukları bilinmeyen "birileri", hakkında isimsiz bildiriler yayınlayıp tehdit ediyorlar, hedef gösteriyorlar. Normal olarak bildirinin faillerinin bulunması, tehdit edenlerin peşine düşülüp, gereğinin yapılması gerekirken, Taylan Koç hakkında peş peşe soruşturmalar açılıyor. Fakat iş orada da bitmedi: Çukurova Üniversitesi yönetimi ve savcılık, "isimsiz bir bildiriyi" ve asılsız ihbarları etkin biçimde soruşturmak yerine Taylan Koç hakkında soruşturmalar açtı. Gerek isimsiz “bildiriler” hazırlayıp dağıtanlar, gerekse de Taylan Koç hakkındaki soruşturmalar takipsizlik kararıyla sonuçlandıktan sonra, fırsatı ganimete çevirmekte gecikmeyen fakülte yönetimi geçtiğimiz haftalarda hedef gösterilen Taylan Koç'un verdiği derslerden birini elinden alıp, birini de müfredattan çıkardı. Tipik bir mağduru suçlu çıkarma anlamına gelen bu davranış açıkça mobbing/yıldırı uygulamasıdır. Üniversite yönetimini açıkça mobbing anlamına gelen bu durumun düzeltilmesi ve Taylan Koç’u hedef göstermeye devam eden öğrenciler hakkında etkin bir soruşturma yürütülmesi noktasında harekete geçmeye çağırıyoruz.
Aslında mesele çok açık: Taylan Koç asıl işini yaptığı, yapılması gerekeni yaptığı, işini ciddiye aldığı için 6 aydır ağır bir tehdit ve mobbinge maruz kalmış bulunuyor. Entelektüel dürüstlüğün ve bilim namusunun gereğini yaptığı için, eleştirel düşünceyi önemsediği için hedef gösteriliyor, linç edilmek isteniyor.
Saldırıya maruz kalanın kendisine sahip çıkması beklenen Fakülte yönetimi tarafından mobbinge uğramasını akademinin, AKP iktidarının yeni-Osmanlıcı hezeyanlarına paralel biçimde şekillendirilmek istenmesi olarak değerlendiren biz aşağıda imzası bulunanlar, Taylan Koç'a yönelik bu bağnazca saldırıyı ve ilkelliği şiddetle kınıyoruz. Taylan Koç'un yalnız olmadığını, özerk üniversiteyi, fikir özgürlüğünü, akademik özgürlüğü, eleştirel düşünceyi her şeye rağmen ve her koşulda savunmaya devam edenlerin bu ülkede var olduğunu, bu vesileyle bir defa daha ilan ediyoruz...
Unutmamak gerekir ki, özgürlük mücadelesi, kaybetmenin söz konusu olmadığı bir mücadeledir. Adımını attın mı özgürleşmeye başlarsın ve öylece sürüp gider...
Metnin linki: https://docs.google.com/…/1DUFJxk4L1SwsZLpfLmFvd2…/viewform… 'dir.
İmza atıp, toplayıp, herkesle paylaşıp, Taylan'ın yanlız olmadığını gösterelim.