“Kadrolu İş, Örgütlü Yaşam,Tekel İşçilerinin Talepleri Kabul Edilsin”

“Kadrolu İş, Örgütlü Yaşam,Tekel İşçilerinin Talepleri Kabul Edilsin”

Beşocak Meydanında Toplanan TÜRK-İŞ, DİSK, KESK, T. KAMU SEN, TMMOB ve TTB  üyeleri, yaklaşık 600 kişi“Kadrolu İş, Örgütlü Yaşam,Tekel İşçilerinin Talepleri Kabul Edilsin” pankartıyla Beşocak meydanından İnönü parkına kadar meşaleli yürüyüş yaptıktan sonra grup adına basın açıklamasını  KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Sinan TUNÇ’un yapmıştır.

 

Bu akşam bir kez daha bir arada, sokaklardayız. Ellerimizde tuttuğumuz meşaleler bundan iki ay önce Ankara’da başlayan TEKEL direnişin kıvılcımıyla yakılmıştır. Ankara’nın soğuk ayazına rağmen, Hükümetin  başvurduğu polis şiddetine rağmen, Başbakanın tehditlerine rağmen, Maliye Bakanının iftiralarına rağmen direnişlerini sürdürerek emekçilerin kararlılığını dosta düşmana bir kez daha gösteren TEKEL işçilerine buradan selam olsun. Mücadeleleri mücadelemizdir.

 

 

Buradan vicdanının sesine kulak vermekten vazgeçmemiş, alınterinin değerini bilen, göz nuruna saygı gösteren Türkiye’nin aydınlık ve namuslu insanları olarak bir kez daha sesleniyoruz. Dünyanın neresinde ücreti bir anda yüzde elliye varan oranlarda düşürülerek emeklilik hakları tırpanlanan emekçiler vardır? Kim evinin nafakasına, çocuklarının geleceğine yönelik açık bir saldırı karşısında sessiz kalabilir?

 

Dünyanın neresinde alınların teri için, ekmeklerinin onuru için direnen emekçilere iftira atmak, onları suçlu gibi göstermek vardır? Dünyanın hangi demokratik ülkesinde hak arayanlara, bunun için kitlesel olarak halkın vicdanına seslenen emekçilere tahammül edemeyen bir Başbakan vardır?

 

Değerli Basın Emekçileri

 

Hükümetin TEKEL direnişi karşısında sergilediği kibirli ve düşmanca tutumun nedenini bizler biliyoruz. Çünkü TEKEL işçileri 2 aydır sürdürdükleri direnişle siyasi iktidarı can evinden vurmuştur. AKP Hükümeti iktidarı süresince küresel sermayenin direktifleri doğrultusunda emeği mevcut güvencelerinden koparmak için sayısız adım atmıştır.4/C ile 4/B ile kamuda istihdamı güvencesizleştirme yolunda önemli hamleler yapmıştır. Taşeronlaşmayı savunarak aynı işi yapan fakat aldıkları ücretler arasında uçurum olan emekçiler yaratarak “eşit işe eşit ücret” ilkesini ayaklar altına almıştır.

 

 

 

Kamu personel reformu adı altında, performansa dayalı ücretlendirme adı altında emekçileri bölmeyi marifet saymıştır. TEKEL direnişi AKP iktidarını can evinden vurmuştur. Çünkü AKP iş güvencesine inanmaz, küresel sermayeye inanır; ucuz emek cennetine inanır. TEKEL direnişi AKP iktidarını can evinden vurmuştur. Çünkü AKP emekçilerin aldığı ücretin sosyal niteliğini görmez, o ücretin arkasındaki insanı görmez, o sadece işgücü maliyetini görür.

 

İşte bütün bu nedenlerle TEKEL direnişi siyasi iktidarı can evinden vurmuştur. Tekel işçilerine karşı Hükümetin sergilediği tahammülsüz, hasmane tutumun arkasında bu vardır; TEKEL işçilerine yönelik sayısız karalama, yalan ve iftira üretmesinin arkasında bu vardır. Başbakan TEKEL işçilerinin direnişi için son olarak “ideolojik” demiş. Buradan Başbakana soruyoruz: velev ki ideolojik sayın Başbakan, velev ki ideolojik?

 

Buradan siyasi iktidara sesleniyoruz. Yıllardır ülkenin başına bela ettiğiniz neo-liberal politikalar iflas etmiştir. Ülke bu politikalar nedeniyle defalarca krize girmiştir. Son olarak yüzünüzü döndüğünüz küresel sermaye büyük bir çöküş ve çaresizlik içindedir. Deniz bitmiştir. Gidecek yolunuz kalmamıştır.

 

Sayın Başbakan TEKEL direnişi ile ivme kazanan mücadele burada kalmayacaktır. Daha birçok direnişle, gösteriyle, grevlerle bu mücadele yükselecek, gelişecek. Çünkü emekçiler mevcut kazanımlarından geri adım atmamaya kararlıdır. İş güvencesi, insanca yaşanacak bir ücret ve parasız sağlık ve eğitim hakkı emekçilerin vazgeçmeyeceği taleplerdir.  Bunu görün, yüzünüzü sizi defalarca yarı yolda bırakmış sermayeye değil emekçilere dönün.

 Çünkü bu ülkenin emekçileri olarak herkese iş güvencesi ve insanca yaşanacak bir ücret sağlanana kadar, nitelikli, parasız ve erişilebilir eğitim ve sağlık hizmetleri hakkını gerçekleştirene kadar, insanın insanı sömürmediği, demokrasi ve barışı temel alan bir ülke özlemimiz gerçekleşene kadar mücadeleye devam edeceğiz.

Çünkü ülkenin gerçek sahipleri bizleriz… Saygılarımızla. 11.02.2010

  

Sinan TUNÇ

 

BES Adana Şube Başkanı

 

KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü

   TÜRK-İŞ, DİSK, KESK, T. KAMU SEN, TMMOB, TTB

Okunma 2152 defa