Üyemiz Alişer Avcı’dan Kişisel Resim Sergisi
Yaşamını Adana’da sürdürmekte olan ressam Alişer Avcı, Seyhan Belediyesi tarafından gerçekleştirilen 24 Ocak Uğur Mumcu’yu Anma Etkinlikleri kapsamında “PortrE: yazının yüzleri” adıyla bir resim sergisi açtı.
3 Şubat Salı gününe kadar Seyhan Belediyesi Kültür Merkezi’nde ziyaret edilebilecek sergisinde, dünya ve Türk edebiyatından belli başlı yazar ve şairlerin portre resimlerine yer veren Alişer Avcı, sergisine Adanalı sanatseverleri beklediğini söyledi.
Ağırlıklı olarak akrilik boyanın, yer yerse yağlı boya ve sulu boya tekniklerinin kullanıldığı çalışmalardan oluşan sergide, şu yazar ve şairlerin portreleri yer almakta:
Yaşar KEMAL, Bejan MATUR, Orhan KEMAL, Hüseyin FERHAD, Muzaffer İZGÜ, Yılmaz GÜNEY, Özcan KARABULUT, Cuma DUYMAZ, Ersun ÇIPLAK, Osman ERKAN, Aslı SERİN, Süreyya KÖLE, Mehmet ÖZTEK, Salih BOLAT, Nihat ZİYALAN, Ali SELÇUK, Can YÜCEL, Ahmet TELLİ, Şükrü ERBAŞ, Elif Şafak, Hilmi YAVUZ, Aydın ŞİMŞEK, Şebnem İŞİGÜZEL, Nazım HİKMET, Cemal SÜREYA, Sunay AKIN, Zeynep KÖYLÜ, Nilay ÖZER, Sema KAYGUSUZ, Melek Özlem SEZER, Haydar ERGÜLEN, Uğur MUMCU, Neşe YAŞIN, Wirginia WOLF, Edgar Allan POE, Kristin HANNAH, Gabriel MARGUEZ, Birhan KESKİN, Ece TEMELKURAN, Enis AKIN, Necip Fazıl KISAKÜREK, Orhan VELİ, Turgut UYAR, J.K.Rowling, Roni MARGULİES.
“PortrE: yazının yüzleri” sergisine, yaklaşık 1,5 yıl gibi bir zamanda hazırlandığını belirten Alişer Avcı, sergisini hangi düşünce doğrultusunda hazırlamaya karar verdiğini ise şu sözlerle ifade etti:
“Bir ressamın edebiyata ilgi duymasının şaşırtıcı bir yanı yoktur, çünkü edebiyat ile resim arasında tarihe dayanan çok köklü bir ilişki vardır. Ressam edebiyatçıların sayısı oldukça fazladır: Michelangelo’dan Nâzım Hikmet’e, Metin Altıok’tan İlhan Berk’e, Bedri Rahmi Eyüboğlu’ndan Oktay Rıfat’a, Metin Eloğlu’ndan Necmi Zeka’ya, Louis Janmot’tan Ferit Edgü’ye, Enis Batur’dan William Blake’e kadar. Kuşkusuz bu listeyi farklı isimlerle uzatabilmek mümkün…
Dünya edebiyatında olduğu gibi bizde de çoğu edebiyatçının hep bir ressam yanı olmuş, kimi zaman da ressamlar edebiyata uzak kalamamış. Kimisi ressam yazar olarak, kimisi de yazar ressam olarak iki alanda da kalıcı eserler vermiştir.
Bütün sanat dallarına ortak akımlar etki eder ve yön verir. Aynı zamanda ortak paydaları olan bütün sanat dallarının birbirini anlamaya ve tanımaya ihtiyaçları var. Diğer bir ifadeyle, sanat alanları birbirlerini etkileyip zenginleştirmek durumundalar. İfade biçimleri farklı olsa da beslendikleri kaynak aynı olan sanat dallarının birbirinden etkilenmemesi olanaksızdır aslında.
Edebiyatın diğer sanat dallarına göre en önemli ve ayrıcalıklı özelliği, diğer bütün sanat dallarının ona ihtiyaç duymasıdır. Çünkü bir sanat eserinin kendi diliyle anlattıklarının ayrıca anlatılması için yazı ve konuşma dillerinin aracılığına ihtiyaç duyulur. Eleştirmenler de bütün sanat eserlerini yazı ve konuşma diliyle inceler. Eserin çıkış noktası, örgüsü, nelerden etkilendiği, neleri etkilediği veya renk uyumu dil aracılığıyla sergilenir.
Edebiyata gönül veren, emek sarf eden -Adana ağırlıklı- şair ve yazarların 46 resimden oluşan bu resim sergisine hazırlanırken kendimi bütün önyargılardan ve geleneksel sınıflandırmalardan soyutlamaya çalıştım. Ben edebiyat eleştirmeni değilim. Yazarları belli kategorilere sokmak gibi bir düşüncem de yok. Yazarları çizerken onların bazen bir dizeleri, bazen bir kitapları, bazen hayattaki duruşları etkili oldu bende. Biz ressamların ilham kaynağı yazarlarda olduğu gibi karmaşık ve belirsizdir. Listedeki yazarlara dikkat ederseniz yeryüzünün çeşitli yerlerinde ve çeşitli tarihlerde yaşamış olduklarını görürsünüz. Ve onların kalem oynatmak dışında pek bir ortak özelliklerini bulamazsınız.
“PortrE: yazının yüzleri” çalışmasının bir edebiyat antolojisi değil nihayetinde kişisel bir resim sergisi olduğu unutulmamalıdır. Yazdıklarıyla hayatlarımızı daha da renklendiren yazarlara hepimizin bir teşekkür borcu olduğu da unutulmamalıdır. Bu projenin çıkış kaynağı budur aslında.
Bu serginin gerçekleşmesinde desteğini esirgemeyen tüm şair ve yazarlara, Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar’a, Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Güven Boğa’ya, Eğitim-Sen Adana Şube Başkanı Ahmet Karagöz’e, Şube sekreteri Zeynel Kete’ye, Eğitim-Sen üyelerine ve tüm dostlara teşekkürler.”
Alişer AVCI kimdir?
Alişer AVCI, 10 Kasım 1973’te Mardin’in Kızıltepe ilçesinde annesinin beşinci, babasının onuncu çocuğu olarak doğdu. İlk ve orta öğrenimini Kızıltepe’de tamamladı. 1998 yılında Dicle Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim-İş Bölümünden mezun oldu. Şu ana kadar 4 kişisel resim sergisi açtı, yurt içinde ve yurt dışında çeşitli karma sergilere katıldı. Resimden ilk ödülünü on üç yaşındayken bir resim yarışmasında, aynı anda birinci ve ikinci seçilerek aldı.
Çeşitli öykü yarışmalarında üç kez Türkiye üçüncülüğü aldı. Öykü ve şiirleri “Öykü Teknesi, Söke Öykü Roman, Deliler Teknesi ve Tersakan Toros” gibi çeşitli dergilerde yayınlandı.
Halen Adana’da öğretmenlik yapmaktadır.