“EVET”BASKISINA TESLİM OLMADIK, TOPLU GÖRÜŞME MASASINI TERKETTİKİNSANCA BİR YAŞAM, TOPLU SÖZLEŞMELİ GREV’Lİ SENDİKA TALEBİNDEN VAZGEÇMİYORUZ
Hükümet bu yıl da toplu sözleşme hakkımızı yok saymakta, sendikal haklarımızı pazarlık konusu haline getirmeye devam etmekte ve uluslararası sözleşmelerin gereğini yerine getirmemekte ısrar etmektedir. Toplu görüşmelerde direten Hükümet kadar bu oyunun parçası olan konfederasyonlar da emekçilerin tarihinde kötü bir sayfadan ibaret kalacaklardır. Hükümetin bakanı YAZICI’nın kamuoyuna yaptığı açıklamalar gerçeği yansıtmamakta, sürmekte olan toplu görüşmelerde diğer konfederasyonların imza atmasını kolaylaştırmayı amaçlamaktadır. KESK’in talepleri emekçilerin gerçeğini yansıtmaktadır.
Hükümet bu yıl da emekçilerin önüne aynı yemeği ısıtıp koymuştur. Ancak bu yemek kokuşmuş sayın bakan. Bizler ücret artışlarında enflasyona dayalı hesaplamayı, yüzdelik artışları kabul etmiyoruz. Emekçiler için en az 1650 lira temel ücret talep ediyoruz. Buradan kamuoyuna soruyoruz KESK’in talepleri marjinal diyen Bakan mı haklı, KESK mi haklı?
Bakanın talebimizin % 40 ücret artışına tekabül ettiğini ve bunun kaynağını bizim söylememizi istemiş. Buna iki yanıtımız var, biz hiçbir biçimde yüzdelik taleplere itibar etmiyoruz, Türkiye’nin gerçeklerine dayanıyoruz. Ayrıca biz KESK olarak nasıl kaynak bulunacağını defalarca söyledik; sorun değil bir kez daha söyleyelim: kaynak barıştır, askeri harcamalardan kısacaksınız, sermaye gelirlerini vergilendireceksiniz, bütçe hazırlarken yüzünüzü küresel sermayeye değil halka çevireceksiniz. Kaldı ki kaynak bulmak kaynak yaratmak sendikaların değil, Hükümetin görevidir.
Bu siyasi iktidarın emeğe, emekçilere bakış açısını değiştirmesi gerekiyor. Bu çarpık bakış açısının ürünü olarak halen 7 arkadaşımız tutukludur ve bir genel başkanımız gözaltındadır. Siyasal iktidar muhalif duruşların zerresine bile tahammülsüzdür. Özellikle partizanlığın, kadrolaşmanın en yoğun olduğu Diyanet İşleri Başkanlığı söz konusu olunca bu tahammülsüzlük her türlü ölçüyü aşmaktadır. DİVES Genel Başkanı Lokman ÖZDEMİR geçen yıl görevden men edilmişti, mahkeme kararıyla görevine döndü şimdi de yapılan bir operasyonla gözaltına alındı, özel yetkili mahkemeye çıkarıldı.
Siyasi iktidarın beklentisi hak arayanların sendikal mücadelede yer alanların baskı, sürgün, gözaltı ve tutuklamalarla yıldırılması, sendikalarımızın zayıflatılması ise bu beklentinin boş olduğu bilinmelidir. KESK devlet güdümlü, yandaş bir sendika değil, bir mücadele örgütüdür. KESK’in tarihini inceleyenler bunu görecektir. Konfederasyonumuz üzerindeki baskılara son verilmeli tutuklu arkadaşlarımız ve gözaltındaki genel başkanımız Lokman Özdemir hemen salıverilmelidir.
Görüşmelere katılan konfederasyonlara da bir çağrımız var: taleplerimizin altında bir mutabakata imza atmayın! Gelin taleplerimizi elde etmek için hep birlikte hizmet üretiminden gelen gücümüzü kullanalım greve gidelim.
Yaşasın emek, barış ve demokrasi mücadelemiz…Saygılarımla. 28.08.2010
KESK ADANA DÖNEM SÖZCÜSÜ
GÜVEN BOĞA
EĞİTİM SEN ADANA ŞUBE BAŞKANI