SON GELİŞMELER VE TUTUMUMUZ 

Halil Kara

Eğitim Sen Adana Şube Eğitim Sekreteri

  • Ömer Dinçer’in Milli Eğitim Bakanı olması, kamunun yeniden yapılandırılmasında eğitim alanına dönük bir operasyondur. Aslında TKY, Norm Kadro uygulaması, Eğitim Bölgeleri, Yeni Müfredat, sözleşmeli-ücretli öğretmenlik uygulamaları, okulların hizmet satın almaları(ücretli-sözleşmeli hizmetli çalıştırılması), Okul Aile Birlikleri Yönetmeliği, İKS, TEFBİS uygulamaları, 652 Sayılı KHK (Milli Eğitim Bakanlığı Teşkilat Yasası) adım adım eğitimin özelleştirilmesine yönelik kaldırım taşlarıdır.

    Son günlerde bakanlığın kendine yakın bazı internet sitelerine sızdırdıkları haberler ve bazı demeçler ortalıkta gezmektedir. ‘Üç ay tatil yaptığımız’, ‘ek ders ücretinin kaldırılacağı’, ‘tam gün çalışma’, ‘hafta sonu çalışma’, ‘öğretmene rotasyon’, gibi söylemlerin bazıları hükümetin gerçekleştirmeyi planladığı hak gaspları olacağı gibi bazıları ‘kulak aşinalığı yaratma’. ‘Ölümü gösterip sıtmaya razı etme’ taktiğidir. ‘Namazdan namaza mesai’ kafalarının arkasında ki gerici-dinci düşünceyi ele vermekle birlikte asıl olan ulusal ve uluslar arası sermayenin çıkarları doğrultusunda daha fazla kar, daha fazla sömürü tutumudur.

    Sermayenin ve onun hükümetinin bu tutumları onların sınıf tutumlarıdır. Burada sorulması gereken bizim tutumumuzun ne olduğu ve ne olacağıdır. Bu kadar uluslar arası bağlantılı, geniş kapsamlı saldırı dalgasına taban ve üyelerden kopuk birkaç basın açıklaması, bir iki protesto gösterisi ile karşı konulamayacağı ortadadır. Öncelikle sendikayı bir ‘muhalefet örgütü’ durumundan çıkarıp hak ve özgürlükleri koruyan ve geliştiren bir ‘mücadele – sınıf örgütü’ durumuna getirmeliyiz.
    Birleşik hareketi KESK-DİSK- TTB-TMMOB’yi bir araya getirerek sağladığımız yanılsamasından kurtulmalıyız. (Diğer yanları bir yana TTB ve TMMOB üyelerinin birçoğu zaten KESK üyesidir.)

    Yukarıda lokal olarak eğitim alanındaki saldırılar bile alanımızdaki diğer sendikalarla birleşmeyi daha da olanaklı hale getirmiştir. Yeter ki niyetimiz olsun.

    Başta kadrolar olmak üzere hızla içinde bulunulan ruh halinden çıkılmalıdır. Yenilmişlik psikolojisi, tembellik, konformizm ve sendikalizm batağı terk edilmelidir. İşyerleri ‘mesken’tutulmalı, örgütü yeniden emekçilerin gözü-kulağı, yaptığı ve söyledikleri dikkate alınan prestijli bir örgüt haline getirmeliyiz.

    Üst yöneticilerin ‘üst perdeden’ siyaseti terk edip üyeleri ve emekçilerle siyaset yapmaya başlamaları önemli bir adım olacaktır.

    Halil Kara 

Eğitim Sen Adana Şube Eğitim Sekreteri

BARINAK lazım, çadır lazım, prefabrik ev lazım.

Ne ev kalmış ne ocak; yemek lazım, su lazım, ekmek lazım.
Isınmak lazım, battaniye lazım, palto lazım, bere lazım.
Çocuklara oyuncak lazım, hastaya ilaç lazım.
TIR’ların yola koyulması lazım, uçakların ek sefer yapması lazım.
Arama/kurtarma ekibi lazım, doktor/psikolog lazım.
Bu saydıklarım lazım, daha fazlası da lazım.
Bir de...
Acımız taze, şimdilik bekleyelim.
Ama sonra...
Başka bir acil ihtiyaç listesi lazım.
Deprem herkesi eşit sallarken, bu felaketi bile nasıl “Türk/Kürt” diye okumaya başladık acil akıl/fikir yardımı lazım.
Allah hasta ruhlarına şifa versin, kimilerine, “Oh olsun” diyebilenlere acil vicdan yardımı lazım.
Bu binaları kimlerin yapamadığını, yapamayanları kimlerin denetlemediğini, bu izinleri kimlerin verdiğini sormamız lazım.
Depremden depreme konuşup unuttuklarımızı hep hatırlamak ve hesap sormak için acil hafıza yardımı lazım.
Deprem için toplanan vergilerin kuruş kuruş hesabını soracak acil cesaret yardımı lazım.
Geliştikçe gelişen, büyüdükçe büyüyen ekonominin insanları 2011’de niye çamurdan sıvanmış evlerde yaşıyor ve ölüyor sorgulamak lazım.
Ölülerimizi gömüp, yaralarımızı sarıp, gözyaşlarımızı sildikten sonra.
Bir tokat da kendimize atıp, birbirimizi ve sorumluları omuzlarından tutup 7.2 şiddetinde sarsıp sorular sormamız, cevaplar bulmamız lazım.
Acil akıl, acil fikir, acil cesaret lazım.
Van... Kalbimiz kırık.
Acil şifa lazım.

Kanat AKKAYA

Hürriyet

2011 / 59’ / Renkli / Türkiye

Yönetmen: Sabite Kaya (Ekinci)

Müzik: Mustafa Biber

Görüntü Yönetmeni: Serhat Dumlu, Sabite Kaya (Ekinci), Cevahir Şahin

Kurgu: Sabite Kaya (Ekinci), Serhat Dumlu, Elif Ergezen

Oyuncular: Cersun Ekinci, Mustafa Ekinci

Yapımcı: Sabite Kaya (Ekinci)

Özet

Film, mahremiyet adı altında, sırlarla bezenip gizlenmiş fuhuş dünyasında, istemeden bulunan, zorla sermayeleştirilerek genelev ya da başka fuhuş sektörlerine satılan genç kız ya da kadınların bu sektörden kurtulmak için verdikleri mücadeleyi ve kurtulduktan sonrada aileden dışlanmış ve ekonomik sıkıntılar içerisinde hayata tutunma hikâyelerini sinemasal bir dille anlatır. Her genç insan gibi büyük hayaller ve umutlarla başlayan hayatlarının, zaman içerisinde ailesel ya da toplumsal etkenler nedeniyle ne tür değişimlere uğradığını gözlemleyip, sokaklarla tanışmaları ve sokağı tercih etme nedenleri araştırılmıştır.

 

Yönetmen

Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi mezunudur. Öğrencilik yıllarında okuduğu üniversitenin halk müziği korosuna ve amatör tiyatro kurslarına katılır. Öğretmen olarak birçok ilde görev yaptıktan sonra 1998 yılında İstanbul’da yaşamaya başlar. İstanbul‘da ara verdiği tiyatro eğitimine yeniden başlar ve Dario FO’nun “Biz ve Onlar” oyununda oynar. Daha sonra Müjdat Gezen Sanat Merkezi SİNEMA-TV Bölümü’nde 1 yıl süre ile sinema eğitimi alır. Okul sonrası “Herşey Bembeyaz” adlı kısa bir film çeker. Film, Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali, Almanya-Türkiye Film Festivali, Berlin, Londra, Bern, Zurih film festivallerinde gösterildi. Kısa filmden sonra ikinci çalışması “Dotmam” adlı belgesel filmi çeker. Film Mardin’e bağlı Kızıltepe ilçesinin kadın belediye başkanı Cihan SİNCAR’ın hayatını konu alır. Öğretmenlik ve sinema çalışmaları yanında Ekol Drama eğitim merkezinde Ayla Algan’dan sinema oyunculuğu eğitimi alır. “Binbir Gece” ve “Kalpsiz Adam” dizilerinde rol alır.

 

Filmleri

2011 Bedensiz Ruhlar (Belgesel)

2008 DOTMAM (Belgesel)

2006 Herşey Bembeyaz (Kısa Film)

Kadın Çalışmalarında

Yararlanılabilecek Kitap Listesi

     
 
 
İLETİŞİM YAYINLARI
Sanat, Cinsiyet ve Sanat Tarihi; Feminist Eleştiri – Ahu Antmen
Son Sömürge: Kadınlar – Maria Mies, Veronika Bennholdt-Thomsen, Claudia Von Werlhof
Bekaretin El Değmemiş Tarihi – Hanne Blank
Analar, Yoldaşlar, Tanrıçalar; Kürt Hareketinde Kadınlar ve Kadın Kimliğinin Oluşumu – Handan Çağlayan
Manevralar; Kadın Yaşamının Militarize Edilmesine Yönelik Uluslararası Politikalar – Cynthia Enloe
Türkiye’de Kadın Konulu Belgelerin Ulusal Bibliyografyası Dizisi 1: Kadın Konulu Kitaplar Bibliyografyası 1729-2002
Kadınların Sınıfı; Ücretli Ev Emeği ve Kadın Öznelliğinin İnşası – Aksu Bora
Kızların Sessizliği; Kız Enstitülerinin Uzun Tarihi – Elif Ekin Akşit
Başkalarının Kiri; Kapıcılar, Gündelikçiler ve Kadınlık Halleri – Gül Özyeğin
Erkekler Kadınlardan Neden Korkar – Jean Cournut
Bukalemun Erkek – Ayşe Saraçgil
Kadınlar Dile Düşünce – Jale Parla, Sibel Irzık
Müslüman Toplumlarda Kadın ve Cinsellik – Pınar İlkkaracan
Cinsiyet ve Millet – Nira Yuval-Davis
Feminist Tarihyazımında Sınıf ve Cinsiyet – Leonore Davidoff, Ayşe Durakbaşa
90’larda Türkiye’de Feminizm – Aksu Bora, Asena Günal
Halide Edip; Türk Modernleşmesi ve Feminizm – Ayşe Durakbaşa
Vatan, Millet, Kadınlar – Ayşe Gül Altınay
Kaltak; Sıradışı Kadınlara Övgü – Elizabeth Wurtzel
Kadın Yurttaşın El Kitabı – Esra Güçlüer, Esra Koç
Nezihe Muhittin ve Türk Kadını; Türk Feminizminin Düşünsel Kökenleri ve Feminist Tarihyazıcılığından Bir Örnek – Ayşegül Balkan, Belma Ötüş-Baskett
Feminist Teori; Amerikan Feminizminin Entellektüel Gelenekleri – Josephine Donovan
Ben İşçiyim – Zehra Kosova
Kadın Bakış Açısından 1980’ler Türkiye’sinde Kadın – Şirin Tekeli
Feminizm, Sosyalizm ve Eylemde Birlik – Sheila Rowbotham, Hilary Wainwright, Lynne Segal
Mesafeyi Aşmak; Barış Mücadelesinde Kadınlar – Cynthia Cockburn
METİS YAYINLARI
Buradan Baktığımızda; Kadınların Militarizme Karşı Mücadelesi – Cynthia Cockburn
Cariyeler, Bacılar, Yurttaşlar; Kimlikler ve Toplumsal Dönüşümler – Deniz Kandiyoti
Cinsiyet Belası; Feminizm ve Kimliğin Altüst Edilmesi – Judith Butler
Çatışan Feminizmler; Felsefi Fikir Alışverişi - Judith Butler, Seyla Benhabib, Nancy Fraser
Demokrasinin Cinsiyeti – Anne Phillips
Erkeklik: İmkansız İktidar; Ailede, Piyasada ve Sokakta Erkekler – Serpil Sancar
Feminist Bir Devlet Kuramına Doğru – Catharine A. Mackinnon
Feminizm ve Doğaya Hükmetmek – Val Plumwood
Harem ve Kuzenler – Germaine Tillion
Hayat Yolları – Alice Miller
Hayatımı Yaşarken (2 cilt) – Emma Goldmann
Kadın Argosu Sözlüğü – Filiz Bingölçe
Kadın Hareketinin Kurumlaşması; Fırsatlar ve Rizikolar – Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı
Kadınların Belleği - Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı
Kadınlara Karşı Savaş – Marilyn French
Osmanlı Kadın Hareketi – Serpil Çakır
Kadınsız İnkılap; Nezihe Muhittin, Kadınlar Halk Fırkası, Kadın Birliği – Yaprak Zihnioğlu
Örtülü Kimlik; İslamcı Kadın Kimliğinin Oluşum Öğeleri – Aynur İlyasoğlu
Sıcak Yuva Masalı; Aile İçi Şiddet ve Cinsel Taciz – Pınar İlkkaracan, Leyla Gülçür, Canan Arın
Tecavüz; Cinsel Şiddeti Anlamak – Diana Scully
Siyaset ve Cinsiyet; İstanbul Gecekondularında Kadınların Siyasal Katılımı – Heidi Wedel
Tarihin Cinsiyeti – Fatmagül Berktay
Tektanrılı Dinler Karşısında Kadın - Fatmagül Berktay
Toplumsal Cinsiyet ve Bilim Üzerine Düşünceler – Evelyn Fox Keller
Cezayir’de Kadın Olmak – Halide Mesudi, Elisabeth Schemia
Sömürgeci Fanteziler; Oryantalist Söylemde Kültürel ve Cinsel Fark – Meyda Yeğenoğlu
Batman’da Kadınlar Ölüyor – Müjgan Halis
Direniş ve İtaat; İki İktidar Arasında İslamcı Kadın – Ruşen Çakır
Kör Ayna, Kayıp Şark; Edebiyat ve Endişe – Nurdan Gürbilek (deneme)
Kadınlığın 21 Hikayesi; Murathan Mungan’ın Seçtikleriyle – Murathan Mungan (hzl.) (hikaye)
BAĞLAM YAYINLARI
Psikanaliz Yazıları 2; Psikanaliz ve Kadın - Talar Parman (yay. yön.)
Psikanaliz Buluşmaları; Kadınlık
Beden ve Toplum Kuramı; Öznenin Sosyolojisinden Bedenin Sosyolojisine – İ. Emre Işık
İstanbul’da Onsekiz Yaşından Küçük Ticari Seks İşçisi Kız Çocuklar – Esin Küntay, Güliz Erginsoy
Kadın Yaşantıları – Ayşegül Yaraman (yay. haz.)
Kadınlara Dair, Akılda Kalanlar – Neşe Doster
Türkiye’de Kadınların Siyasal Temsili – Ayşegül Yaraman
Popüler Feminizm; Türkiye ve Britanya’da Kadın Dergileri – Süheyla Kırca
Resmi Tarihten Kadın Tarihine; Elinin Hamuruyla Özgürlük – Ayşegül Yaraman-Başbuğu
PAYEL YAYINLARI
Bilim ve Cinsiyet Ayrımı – Evelyn Reed
Bilimde Cins Ayrımı – Evelyn Reed
Kadının Evrimi, Anaerkil Klandan Ataerkil Aileye (2 cilt) – Evelyn Reed
Cinsel Politika – Kate Millet
Sokak Kadınları - Kate Millet
Cinselliğin Diyalektiği ve Kadın Özgürlüğü Davası – Shulamith Firestone
Cinsiyetler Arasında İşbirliği – Alfred Adler
Kadın Bilinci Erkek Dünyası – Sheila Rowbotham
Kadınlar Direniş ve Devrim - Sheila Rowbotham
Kadının Ruhsal Yapısı – Karen Horney
Kadının Yazısız Tarihi – Yıldız Yıldız
Kadın Saçı, Büyü ve Türban - Yıldız Yıldız
Tanrılar Kadınken – Merlin Stone
AGORA YAYINLARI
Gölgenin Kadınları – Berat Günçıkan
Kadınlar; En Uzun Devrim – Juliet Mitchell
Dans Edemeyeceksem Bu Devrim Benim Devrimim Değildir – Emma Goldmann
Marksizmle Feminizmin Mutsuz Evliliği – Heidi Hartmann
Toplumsal Cinsiyet; Faydalı Bir Tarihsel Analiz Kategorisi – Joan Scoot
İhtiyaçlar Mücadelesi – Nancy Fraser
Taklit ve Toplumsal Cinsiyete Karşı Durma – Judith Butler
Siborg Manifestosu – Dona Haraway
Kadın, İslam ve Sinema - Gönül Dönmez Colin
Feminist Sinema ve Film Teorisi – Anneke Smelik
AYRINTI YAYINLARI
Kadınlık Arzuları; Günümüzde Kadın Cinselliği – Rosalind Coward
Şu Hain Kalplerimiz; Kadınlar Erkeklere Neden Teslim Olurlar - Rosalind Coward
Eleştirel Aile Kuramı – Mark Poster
Cinsel Şiddet; Yaşayanların/Yaşatanların Anlatımıyla – Alberto Godenzi
İslamın Bilinçaltında Kadın – Fetna Ayt Sabbah
Sınırları Yıkmak; Feminist Yeşil Bir Sosyalizme Doğru – Mary Mellor
Erkek Akıl; Batı Felsefesinde Erkek ve Kadın – Genevieve Lloyd
Kadınlar Neden Yazdıkları Her Mektubu Göndermezler – Darian Leader
Toplumsal Cinsiyet ve İktidar; Toplum, Kişi ve Cinsel Politika – R.W. Connell
Kurtlarla Koşan Kadınlar; Vahşi Kadın Arketipine Dair Mit ve Öyküler – Clarissa Pinkola Estes
Seks İsyanları; Toplumsal Cinsiyet, Başkaldırı ve Rock’n Roll – Simon Reynolds, Joy Press
Şovale, Kadın ve Rahip; Feodal Fransa’da Evlilik – Georges Duby
Erkek Ortaçağ; Aşka Dair ve Diğer Denemeler - Georges Duby
İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI
Kadınların Tarihi (5 cilt) – Michelle Perrot, Georges Duby (ed.)
1.Cilt – Ana Tanrıçalardan Hristiyan Azizlere
2.Cilt – Ortaçağın Sessizliği
3.Cilt – Rönesans ve Aydınlanma Çağı Paradoksları
4.Cilt – Devrimden Dünya Savaşına Feminizmin Ortaya Çıkışı
5.Cilt – Yürminci Yüzyılda Kültürel Bir Kimliğe Doğru
Türkiye’de Kadının Dünü Bugünü – Emel Doğramacı
SEL YAYINLARI
Yerli Bir Feminizme Doğru – Aynur İlyasoğlu, Necla Akgökçe (hzl.)
Kadın Araştırmalarında Yöntem – Serpil Çakır
İslamcı Kadının Aynadaki Sureti – Hülya Demir
Ütopyanın Kadınları Kadınların Ütopyası – Yasemin Temizarabacı Yıldırmaz
Foucault ve Derrida’da Feminizm ve Ayırım – Roy Boyne
Bitmeyen Savaşım; Kadın Hareketleri Tarihi – Süheyla Kadıoğlu
ÜTOPYA YAYINLARI
Bedenler, Dinler ve Toplumsal Cinsiyet – Sylvia Marcos
Kadın Yazıları – Sibel Özbudun, Temel Demirer
Kadın, Küreselleşme ve ‘Yeni’-Ataerki - Sibel Özbudun, Temel Demirer
Kadın Sözleri – Patricia Latour
PENCERE YAYINLARI
Feminizm ve Ezilmenin Çelişkileri – Caroline Ramazanoğlu
Günümüzde Kadına Uygulanan Baskı; Marksist Feminist Çözümlemede Sorunlar – Michele Barrett
Sınırsız Feminist; Clara Zetkin – Gilbert Badia
Kadınlar ve Perestroyka – Chanie Rosenberg
İğdiş Edilmiş Kadın – Germain Greer
Üçüncü Dünyada İkinci Cins – Miranda Davies
Kadın ve Eşitlik – Ann Oakley, Juliet Mitchell
BELGE YAYINLARI
Faşizme ve Alman İşgaline Karşı: Silahlı Direnişte Kadınlar – Ingrid Strobl
Özgür Bir Kadın Komünistin Otobiyografisi – Kollontay
KADAV YAYINLARI
Ataerkil Sistem: “Erkeklerin Dünyasında Yaşamak” – Kamla Bhasin, Nighat Said Khan
Feminizm Üzerine: “Bazı Sorular” – Kamla Bhasin, Nighat Said Khan
Toplumsal Cinsiyet: “Bize Yüklenen Roller” – Kamla Bhasin, Nighat Said Khan
ÇİTLEMBİK YAYINLARI
Feminizm Herkes İçindir – Bell Hooks
Muzlar, Plajlar ve Askeri Üsler; Feminist Bakış Açısından Uluslararası Siyaset – Cynthia Enloe
YORDAM YAYINLARI
Kadının Görünmeyen Emeği – Gülnur Acar-Savran, Nesrin Tuna Demiryontan
Genç Kız ve Ölüm – Aysel Özakın (roman)
KANAT YAYINLARI
Eleştirel Feminizm Sözlüğü – Helena Hırata, Françoise Laborie, Helene Le Doare, Daniele Senotier
Beden-Emek-Tarih; Diyalektik Bir Feminizm İçin – Gülnur Acar-Savran
DOST YAYINLARI
Feminizm – Margaret Walters
Cinsiyetler Siyaseti – Sylviane Agacinski
Feminist Tiyatro Metinleri (derleme)
İMGE YAYINLARI
Kadının Konumu Nasıl Değişti; Feodalizmden Kapitalizme – Sheila Margaret Pelizzon
Sendikacı Kadın Kimliği – Gülay Toksöz, Seyhan Erdoğdu
ARAS YAYINCILIK
Bir Adalet Feryadı; Osmanlı’dan Türkiye’ye Beş Feminist Yazar – Lerna Ekmekçioğlu
LİBERTE YAYINLARI
Serbest Piyasa Feminizmi – David Conway
YAZIN DERGİSİ YAYINLARI
Feminizm ve Sosyalizm – Anja Meulenbelt
İZ YAYINLARI
Modern ve Postmodern Feminizm – Zekiye Demir
Global Konferanslarda Kadın Politikaları – Nazife Şişman
Emanetten Mülke; Kadın Bedeninin Yeniden İnşası - Nazife Şişman
PAPİRÜS YAYINLARI
Alt Tarafı Bir Film (mi?); Kadın Bakış Açısıyla Film İzlemek – Tülin Tankut
VERSUS YAYINLARI
Sultana’nın Rüyası Padmarag; Tarihin İlk Feminist Ütopyaları – Emre Mahir
AVESTA YAYINLARI
Devletsiz Ulusun Kadınları; Kürt Kadını Üzerine Araştırmalar; Feminist Bir Yaklaşım – Shahrzad Mojab
SAY YAYINLARI
Feminist Edebiyat Eleştirisi – Maggie Humm
SARMAL YAYINLARI
Feminist İktisadın Bakışı – Ufuk Serdaroğlu
OTONOM YAYINLARI
Uyanış ve Seçme Öyküler – Kate Chopin
YAPI KREDİ YAYINLARI
Cinsiyetli Olmak; Sosyal Bilimlere Feminist Bakışlar – Zeynep Direk (drl.)
Cogito, Sayı 58, Feminizm
BABİL YAYINLARI
Cinsiyet, Sınıf ve Sosyalizm – Lindsey German
BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ YAYINLARI
Sınır Tanımayan Feminizm; Teoriyi Sömürgeleştirilmekten Kurtarmak, Dayanışmayı Örmek – Chandra Talpade Mohanty
CHİVİYAZILARI YAYINLARI
Farklılık ve Diyalog; Feminizmler Küreselleşmeye Meydan Okuyor – Sylvia Marcos, Marguerita Waller
YAZIN YAYINLARI
Feminizm ve Sosyalizm – Anja Meulenbelt
BİRİKİM YAYINLARI
Kadınlar ve Siyasal Toplumsal Hayat – Şirin Tekeli
BGST YAYINLARI
Kültür ve Siyasette Feminist Yaklaşımlar 2006-2007 Seçkisi – Derya Demirler, Fahriye Dinçer, Özlem Aslan
TÜSTAV YAYINLARI
Kızıl Feministler; Bir Sözlü Tarih Çalışması – Emel Akal
EPOS YAYINLARI
Kadınların İsyanı ve İslami Hafıza – Fatima Mernissi
EVEREST YAYINLARI
Lacan ve Postfeminizm – Elizabeth Wright
BİREY YAYINLARI
Yüzde Bir Bile Yoktu; Tarihte Anarşist, Nihilist, Feminist Kadınlar – Işık Ergüden (çev.)
Sosyal Siyaset Açısından Kadın ve Aile Politikaları – Ali Seyyar
SOSYALİST YAYINLAR
Kadınlar, Irk ve Sınıf – Angela Davis
BAYIR YAYINLARI
Halide Edip’in Romanlarında Feminizm Sorunu – Yahya Kanbolat
SİMAVİ YAYINLARI
Feminizmin ABC’si – Necla Arat
AFA YAYINLARI
Agorafobi; Eviyle Evli Kadınlar Robert Seidenberg , Karen Decrow
ALFA YAYINLARI
Türkiye’de Kadın – Aytunç Altındal
KADIN ÇEVRESİ YAYINLARI
Feminizm – Andree Michel
AMAÇ YAYINLARI
Marksizm ve Feminizm; İki Ayrı Kuram – Joanne Naiman
LİTERATÜR YAYINLARI
Avrupa Tarihinde Kadınlar – Gisela Bock
TOPLUMSAL DÖNÜŞÜM YAYINLARI
Toplumsal Cinsiyet Yazıları; Kadınlara Dair Birkaç Söz - Şengül Hablemitoğlu
YAPRAK YAYINLARI
Psikanaliz ve Feminizm – Juliet Mitchell
GRİ YAYINLARI
Cinsellik ve Sınıf Mücadelesi – Reimut Reiche
ALAN YAYINLARI
Kadınlar İçin – Şirin Tekeli
Reklamlarda Kadına Yönelik Şiddet, Şiddetin Nesnesi Kadın – Ayşe Eziler-Kıran, Seçil Büker
EFİL YAYINLARI
Feminist İktisadın Bakışı Postmodernist mi? – Ufuk Serdaroğlu
İktisat ve Toplumsal Cinsiyet – Ufuk Serdaroğlu (ed.)
DERGİLER
Felsefelogos Dergisi, Feminist Felsefe, Sayı:15, Ağustos 2001
Mesele, Sayı:27, Mart 2009
Toplumsal Tarih, Sayı:87, Mart 2001
Cogito, Feminizm ve Hukuk, Sayı: 43, 2005
Cogito, Feminizm, Sayı:58, Bahar 2009
Yapıt, Kadın Sorunu Özel Sayısı, Sayı:9, Şubat-Mart 1985
Hürriyet Gösteri Dergisi, Feminizm Nedir Ne Değildir?, Sayı:32, 1983
Toplumbilim Dergisi Feminist Eleştiri Özel Sayısı, Mayıs 2002
11. Tez Kitap Dizisi Sayı: 9 Marksizm ve Feminizm
Mimesis Tiyatro, Çeviri Araştırma Dergisi, Sayı: 12, Feminist Tiyatro Özel Sayısı
YAYINEVİ BELLİ DEĞİL
Feminist Olarak Okumak – Jonathan Culler
DİĞER PDF DOSYASI
1
İLETİŞİM YAYINLARI
Sanat, Cinsiyet ve Sanat Tarihi; Feminist Eleştiri – Ahu Antmen
Son Sömürge: Kadınlar – Maria Mies, Veronika Bennholdt-Thomsen, Claudia Von Werlhof
Bekaretin El Değmemiş Tarihi – Hanne Blank
Analar, Yoldaşlar, Tanrıçalar; Kürt Hareketinde Kadınlar ve Kadın Kimliğinin Oluşumu – Handan Çağlayan
Manevralar; Kadın Yaşamının Militarize Edilmesine Yönelik Uluslararası Politikalar – Cynthia Enloe
Türkiye‟de Kadın Konulu Belgelerin Ulusal Bibliyografyası Dizisi 1: Kadın Konulu Kitaplar Bibliyografyası 1729-2002
Kadınların Sınıfı; Ücretli Ev Emeği ve Kadın Öznelliğinin İnşası – Aksu Bora
Kızların Sessizliği; Kız Enstitülerinin Uzun Tarihi – Elif Ekin Akşit
Başkalarının Kiri; Kapıcılar, Gündelikçiler ve Kadınlık Halleri – Gül Özyeğin
Erkekler Kadınlardan Neden Korkar – Jean Cournut
Bukalemun Erkek – Ayşe Saraçgil
Kadınlar Dile Düşünce – Jale Parla, Sibel Irzık
Müslüman Toplumlarda Kadın ve Cinsellik – Pınar İlkkaracan
Cinsiyet ve Millet – Nira Yuval-Davis
Feminist Tarihyazımında Sınıf ve Cinsiyet – Leonore Davidoff, Ayşe Durakbaşa
90‟larda Türkiye‟de Feminizm – Aksu Bora, Asena Günal
Halide Edip; Türk Modernleşmesi ve Feminizm – Ayşe Durakbaşa
Vatan, Millet, Kadınlar – Ayşe Gül Altınay
Kaltak; Sıradışı Kadınlara Övgü – Elizabeth Wurtzel
Kadın Yurttaşın El Kitabı – Esra Güçlüer, Esra Koç
Nezihe Muhittin ve Türk Kadını; Türk Feminizminin Düşünsel Kökenleri ve Feminist Tarihyazıcılığından Bir Örnek – Ayşegül Balkan, Belma Ötüş-Baskett
Feminist Teori; Amerikan Feminizminin Entellektüel Gelenekleri – Josephine Donovan
Ben İşçiyim – Zehra Kosova
Kadın Bakış Açısından 1980‟ler Türkiye‟sinde Kadın – Şirin Tekeli
Feminizm, Sosyalizm ve Eylemde Birlik – Sheila Rowbotham, Hilary Wainwright, Lynne Segal
Mesafeyi Aşmak; Barış Mücadelesinde Kadınlar – Cynthia Cockburn
METİS YAYINLARI
Buradan Baktığımızda; Kadınların Militarizme Karşı Mücadelesi – Cynthia Cockburn
Cariyeler, Bacılar, Yurttaşlar; Kimlikler ve Toplumsal Dönüşümler – Deniz Kandiyoti
Cinsiyet Belası; Feminizm ve Kimliğin Altüst Edilmesi – Judith Butler
Çatışan Feminizmler; Felsefi Fikir Alışverişi - Judith Butler, Seyla Benhabib, Nancy Fraser
Demokrasinin Cinsiyeti – Anne Phillips
Erkeklik: İmkansız İktidar; Ailede, Piyasada ve Sokakta Erkekler – Serpil Sancar
Feminist Bir Devlet Kuramına Doğru – Catharine A. Mackinnon
Feminizm ve Doğaya Hükmetmek – Val Plumwood
Harem ve Kuzenler – Germaine Tillion
Hayat Yolları – Alice Miller
Hayatımı Yaşarken (2 cilt) – Emma Goldmann
Kadın Argosu Sözlüğü – Filiz Bingölçe
Kadın Hareketinin Kurumlaşması; Fırsatlar ve Rizikolar – Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı
Kadınların Belleği - Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı
Kadınlara Karşı Savaş – Marilyn French
Osmanlı Kadın Hareketi – Serpil Çakır
Kadınsız İnkılap; Nezihe Muhittin, Kadınlar Halk Fırkası, Kadın Birliği – Yaprak Zihnioğlu
Örtülü Kimlik; İslamcı Kadın Kimliğinin Oluşum Öğeleri – Aynur İlyasoğlu
Sıcak Yuva Masalı; Aile İçi Şiddet ve Cinsel Taciz – Pınar İlkkaracan, Leyla Gülçür, Canan Arın
Tecavüz; Cinsel Şiddeti Anlamak – Diana Scully
Siyaset ve Cinsiyet; İstanbul Gecekondularında Kadınların Siyasal Katılımı – Heidi Wedel
Tarihin Cinsiyeti – Fatmagül Berktay
Tektanrılı Dinler Karşısında Kadın - Fatmagül Berktay
Toplumsal Cinsiyet ve Bilim Üzerine Düşünceler – Evelyn Fox Keller
Cezayir‟de Kadın Olmak – Halide Mesudi, Elisabeth Schemia
Sömürgeci Fanteziler; Oryantalist Söylemde Kültürel ve Cinsel Fark – Meyda Yeğenoğlu
Batman‟da Kadınlar Ölüyor – Müjgan Halis
Direniş ve İtaat; İki İktidar Arasında İslamcı Kadın – Ruşen Çakır
Kör Ayna, Kayıp Şark; Edebiyat ve Endişe – Nurdan Gürbilek (deneme)
Kadınlığın 21 Hikayesi; Murathan Mungan‟ın Seçtikleriyle – Murathan Mungan (hzl.) (hikaye)
BAĞLAM YAYINLARI
Psikanaliz Yazıları 2; Psikanaliz ve Kadın - Talar Parman (yay. yön.)
Psikanaliz Buluşmaları; Kadınlık
Beden ve Toplum Kuramı; Öznenin Sosyolojisinden Bedenin Sosyolojisine – İ. Emre Işık
İstanbul‟da Onsekiz Yaşından Küçük Ticari Seks İşçisi Kız Çocuklar – Esin Küntay, Güliz Erginsoy
Kadın Yaşantıları – Ayşegül Yaraman (yay. haz.)
Kadınlara Dair, Akılda Kalanlar – Neşe Doster
Türkiye‟de Kadınların Siyasal Temsili – Ayşegül Yaraman
Popüler Feminizm; Türkiye ve Britanya‟da Kadın Dergileri – Süheyla Kırca
Resmi Tarihten Kadın Tarihine; Elinin Hamuruyla Özgürlük – Ayşegül Yaraman-Başbuğu 2
PAYEL YAYINLARI
Bilim ve Cinsiyet Ayrımı – Evelyn Reed
Bilimde Cins Ayrımı – Evelyn Reed
Kadının Evrimi, Anaerkil Klandan Ataerkil Aileye (2 cilt) – Evelyn Reed
Cinsel Politika – Kate Millet
Sokak Kadınları - Kate Millet
Cinselliğin Diyalektiği ve Kadın Özgürlüğü Davası – Shulamith Firestone
Cinsiyetler Arasında İşbirliği – Alfred Adler
Kadın Bilinci Erkek Dünyası – Sheila Rowbotham
Kadınlar Direniş ve Devrim - Sheila Rowbotham
Kadının Ruhsal Yapısı – Karen Horney
Kadının Yazısız Tarihi – Yıldız Yıldız
Kadın Saçı, Büyü ve Türban - Yıldız Yıldız
Tanrılar Kadınken – Merlin Stone
AGORA YAYINLARI
Gölgenin Kadınları – Berat Günçıkan
Kadınlar; En Uzun Devrim – Juliet Mitchell
Dans Edemeyeceksem Bu Devrim Benim Devrimim Değildir – Emma Goldmann
Marksizmle Feminizmin Mutsuz Evliliği – Heidi Hartmann
Toplumsal Cinsiyet; Faydalı Bir Tarihsel Analiz Kategorisi – Joan Scoot
İhtiyaçlar Mücadelesi – Nancy Fraser
Taklit ve Toplumsal Cinsiyete Karşı Durma – Judith Butler
Siborg Manifestosu – Dona Haraway
Kadın, İslam ve Sinema - Gönül Dönmez Colin
Feminist Sinema ve Film Teorisi – Anneke Smelik
AYRINTI YAYINLARI
Kadınlık Arzuları; Günümüzde Kadın Cinselliği – Rosalind Coward
Şu Hain Kalplerimiz; Kadınlar Erkeklere Neden Teslim Olurlar - Rosalind Coward
Eleştirel Aile Kuramı – Mark Poster
Cinsel Şiddet; Yaşayanların/Yaşatanların Anlatımıyla – Alberto Godenzi
İslamın Bilinçaltında Kadın – Fetna Ayt Sabbah
Sınırları Yıkmak; Feminist Yeşil Bir Sosyalizme Doğru – Mary Mellor
Erkek Akıl; Batı Felsefesinde Erkek ve Kadın – Genevieve Lloyd
Kadınlar Neden Yazdıkları Her Mektubu Göndermezler – Darian Leader
Toplumsal Cinsiyet ve İktidar; Toplum, Kişi ve Cinsel Politika – R.W. Connell
Kurtlarla Koşan Kadınlar; Vahşi Kadın Arketipine Dair Mit ve Öyküler – Clarissa Pinkola Estes
Seks İsyanları; Toplumsal Cinsiyet, Başkaldırı ve Rock‟n Roll – Simon Reynolds, Joy Press
Şovale, Kadın ve Rahip; Feodal Fransa‟da Evlilik – Georges Duby
Erkek Ortaçağ; Aşka Dair ve Diğer Denemeler - Georges Duby
İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI
Kadınların Tarihi (5 cilt) – Michelle Perrot, Georges Duby (ed.)
1.Cilt – Ana Tanrıçalardan Hristiyan Azizlere
2.Cilt – Ortaçağın Sessizliği
3.Cilt – Rönesans ve Aydınlanma Çağı Paradoksları
4.Cilt – Devrimden Dünya Savaşına Feminizmin Ortaya Çıkışı
5.Cilt – Yürminci Yüzyılda Kültürel Bir Kimliğe Doğru
Türkiye‟de Kadının Dünü Bugünü – Emel Doğramacı
SEL YAYINLARI
Yerli Bir Feminizme Doğru – Aynur İlyasoğlu, Necla Akgökçe (hzl.)
Kadın Araştırmalarında Yöntem – Serpil Çakır
İslamcı Kadının Aynadaki Sureti – Hülya Demir
Ütopyanın Kadınları Kadınların Ütopyası – Yasemin Temizarabacı Yıldırmaz
Foucault ve Derrida‟da Feminizm ve Ayırım – Roy Boyne
Bitmeyen Savaşım; Kadın Hareketleri Tarihi – Süheyla Kadıoğlu
ÜTOPYA YAYINLARI
Bedenler, Dinler ve Toplumsal Cinsiyet – Sylvia Marcos
Kadın Yazıları – Sibel Özbudun, Temel Demirer
Kadın, Küreselleşme ve „Yeni‟-Ataerki - Sibel Özbudun, Temel Demirer
Kadın Sözleri – Patricia Latour
PENCERE YAYINLARI
Feminizm ve Ezilmenin Çelişkileri – Caroline Ramazanoğlu
Günümüzde Kadına Uygulanan Baskı; Marksist Feminist Çözümlemede Sorunlar – Michele Barrett
Sınırsız Feminist; Clara Zetkin – Gilbert Badia
Kadınlar ve Perestroyka – Chanie Rosenberg
İğdiş Edilmiş Kadın – Germain Greer
Üçüncü Dünyada İkinci Cins – Miranda Davies 3
Kadın ve Eşitlik – Ann Oakley, Juliet Mitchell
BELGE YAYINLARI
Faşizme ve Alman İşgaline Karşı: Silahlı Direnişte Kadınlar – Ingrid Strobl
Özgür Bir Kadın Komünistin Otobiyografisi – Kollontay
KADAV YAYINLARI
Ataerkil Sistem: “Erkeklerin Dünyasında Yaşamak” – Kamla Bhasin, Nighat Said Khan
Feminizm Üzerine: “Bazı Sorular” – Kamla Bhasin, Nighat Said Khan
Toplumsal Cinsiyet: “Bize Yüklenen Roller” – Kamla Bhasin, Nighat Said Khan
ÇİTLEMBİK YAYINLARI
Feminizm Herkes İçindir – Bell Hooks
Muzlar, Plajlar ve Askeri Üsler; Feminist Bakış Açısından Uluslararası Siyaset – Cynthia Enloe
YORDAM YAYINLARI
Kadının Görünmeyen Emeği – Gülnur Acar-Savran, Nesrin Tuna Demiryontan
Genç Kız ve Ölüm – Aysel Özakın (roman)
KANAT YAYINLARI
Eleştirel Feminizm Sözlüğü – Helena Hırata, Françoise Laborie, Helene Le Doare, Daniele Senotier
Beden-Emek-Tarih; Diyalektik Bir Feminizm İçin – Gülnur Acar-Savran
DOST YAYINLARI
Feminizm – Margaret Walters
Cinsiyetler Siyaseti – Sylviane Agacinski
Feminist Tiyatro Metinleri (derleme)
İMGE YAYINLARI
Kadının Konumu Nasıl Değişti; Feodalizmden Kapitalizme – Sheila Margaret Pelizzon
Sendikacı Kadın Kimliği – Gülay Toksöz, Seyhan Erdoğdu
ARAS YAYINCILIK
Bir Adalet Feryadı; Osmanlı‟dan Türkiye‟ye Beş Feminist Yazar – Lerna Ekmekçioğlu
LİBERTE YAYINLARI
Serbest Piyasa Feminizmi – David Conway
YAZIN DERGİSİ YAYINLARI
Feminizm ve Sosyalizm – Anja Meulenbelt
İZ YAYINLARI
Modern ve Postmodern Feminizm – Zekiye Demir
Global Konferanslarda Kadın Politikaları – Nazife Şişman
Emanetten Mülke; Kadın Bedeninin Yeniden İnşası - Nazife Şişman
PAPİRÜS YAYINLARI
Alt Tarafı Bir Film (mi?); Kadın Bakış Açısıyla Film İzlemek – Tülin Tankut
VERSUS YAYINLARI
Sultana‟nın Rüyası Padmarag; Tarihin İlk Feminist Ütopyaları – Emre Mahir
AVESTA YAYINLARI
Devletsiz Ulusun Kadınları; Kürt Kadını Üzerine Araştırmalar; Feminist Bir Yaklaşım – Shahrzad Mojab
SAY YAYINLARI
Feminist Edebiyat Eleştirisi – Maggie Humm
SARMAL YAYINLARI
Feminist İktisadın Bakışı – Ufuk Serdaroğlu
OTONOM YAYINLARI
Uyanış ve Seçme Öyküler – Kate Chopin
YAPI KREDİ YAYINLARI
Cinsiyetli Olmak; Sosyal Bilimlere Feminist Bakışlar – Zeynep Direk (drl.)
Cogito, Sayı 58, Feminizm
BABİL YAYINLARI
Cinsiyet, Sınıf ve Sosyalizm – Lindsey German 4
BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ YAYINLARI
Sınır Tanımayan Feminizm; Teoriyi Sömürgeleştirilmekten Kurtarmak, Dayanışmayı Örmek – Chandra Talpade Mohanty
CHİVİYAZILARI YAYINLARI
Farklılık ve Diyalog; Feminizmler Küreselleşmeye Meydan Okuyor – Sylvia Marcos, Marguerita Waller
YAZIN YAYINLARI
Feminizm ve Sosyalizm – Anja Meulenbelt
BİRİKİM YAYINLARI
Kadınlar ve Siyasal Toplumsal Hayat – Şirin Tekeli
BGST YAYINLARI
Kültür ve Siyasette Feminist Yaklaşımlar 2006-2007 Seçkisi – Derya Demirler, Fahriye Dinçer, Özlem Aslan
TÜSTAV YAYINLARI
Kızıl Feministler; Bir Sözlü Tarih Çalışması – Emel Akal
EPOS YAYINLARI
Kadınların İsyanı ve İslami Hafıza – Fatima Mernissi
EVEREST YAYINLARI
Lacan ve Postfeminizm – Elizabeth Wright
BİREY YAYINLARI
Yüzde Bir Bile Yoktu; Tarihte Anarşist, Nihilist, Feminist Kadınlar – Işık Ergüden (çev.)
Sosyal Siyaset Açısından Kadın ve Aile Politikaları – Ali Seyyar
SOSYALİST YAYINLAR
Kadınlar, Irk ve Sınıf – Angela Davis
BAYIR YAYINLARI
Halide Edip‟in Romanlarında Feminizm Sorunu – Yahya Kanbolat
SİMAVİ YAYINLARI
Feminizmin ABC‟si – Necla Arat
AFA YAYINLARI
Agorafobi; Eviyle Evli Kadınlar Robert Seidenberg , Karen Decrow
ALFA YAYINLARI
Türkiye‟de Kadın – Aytunç Altındal
KADIN ÇEVRESİ YAYINLARI
Feminizm – Andree Michel
AYİZİ YAYINEVİ
Makbul Anneler Müstakbel Vatandaşlar, Sevi Bayraktar
Mamak Kitabı “Biz bir orduya başkaldırdık arkadaş!”, Meral AKBAŞ
AMAÇ YAYINLARI
Marksizm ve Feminizm; İki Ayrı Kuram – Joanne Naiman
LİTERATÜR YAYINLARI
Avrupa Tarihinde Kadınlar – Gisela Bock
TOPLUMSAL DÖNÜŞÜM YAYINLARI
Toplumsal Cinsiyet Yazıları; Kadınlara Dair Birkaç Söz - Şengül Hablemitoğlu
YAPRAK YAYINLARI
Psikanaliz ve Feminizm – Juliet Mitchell
GRİ YAYINLARI
Cinsellik ve Sınıf Mücadelesi – Reimut Reiche
ALAN YAYINLARI
Kadınlar İçin – Şirin Tekeli
Reklamlarda Kadına Yönelik Şiddet, Şiddetin Nesnesi Kadın – Ayşe Eziler-Kıran, Seçil Büker
EFİL YAYINLARI
Feminist İktisadın Bakışı Postmodernist mi? – Ufuk Serdaroğlu
İktisat ve Toplumsal Cinsiyet – Ufuk Serdaroğlu (ed.)
DERGİLER
Felsefelogos Dergisi, Feminist Felsefe, Sayı:15, Ağustos 2001
Mesele, Sayı:27, Mart 2009 5
Toplumsal Tarih, Sayı:87, Mart 2001
Cogito, Feminizm ve Hukuk, Sayı: 43, 2005
Cogito, Feminizm, Sayı:58, Bahar 2009
Yapıt, Kadın Sorunu Özel Sayısı, Sayı:9, Şubat-Mart 1985
Hürriyet Gösteri Dergisi, Feminizm Nedir Ne Değildir?, Sayı:32, 1983
Toplumbilim Dergisi Feminist Eleştiri Özel Sayısı, Mayıs 2002
11. Tez Kitap Dizisi Sayı: 9 Marksizm ve Feminizm
Mimesis Tiyatro, Çeviri Araştırma Dergisi, Sayı: 12, Feminist Tiyatro Özel Sayısı
YAYINEVİ BELLİ DEĞİL
Feminist Olarak Okumak – Jonathan Culler

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) tarafından ilki 2008 yılında düzenlenen "Kent Sorunları Sempozyumu'nun", ikincisi 20-21 Mayıs günü yapıldı. Konu Adana kentinin sorunları, organize edenler Orman Mühendisleri odasının dışındaki Adananın tüm meslek örgütleri. 2008 yılında kent ile ilgili yapılan önerilerin üzerinden geçen 3 yılda ne değişti diye bakarken çok da bir şey değişmediği ve kentin artan sorunlarına karşın kentin yönetim sorunu daha da büyük olduğu görülüyor.

 

Adana Geriliyor mu?

Bir zamanlar Türkiye'nin dördüncü büyük kenti olan Adana bugünlerde ilgisizlikten can çekişiyor dersem yanlış ve abartmış olmam diye düşünüyorum. Sempozyumda sunulan bildiriler ve basına yansıyan görüntülerden böyle bir sonuç çıkarılabiliyor.

Adana'nın artan ulaşım, yerleşim, planlama ve çarpık kentleşmesi yanında yatırımların yetersizliği, tarımın geri plana çekilmesi ile artan işsizlik ve artan sosyal sorunlar yanında kamuoyundaki kentin yönetilemediği yönündeki görüşler Adana sorunlarının bir bütünlük içinde ele alınmasını gündeme getirmiştir.

 

Adana'nın Vizyona ve Çukurovalılık Ruhuna İhtiyacı Var Görebildiğim kadarı ile Adana'da uzun zamandır bir heyecansızlık, adeta üzerine ölü toprağı serilmiş gibi kendi haline bırakılmış bir yapı oluşmuş. Adana kaderine terk edilmiş bir görüntü sergiliyor. Gün içinde uçak ile Adana semalarından geçerken Seyhan baraj gölü ve nehrinin görüntüsü dışında devasa dağınık bir köy görünümü yansıyor. Binaların üzerindeki teneke güneş enerjilerinin yaratığı çirkinlik, kaldırımların şekilsizliği, hiçbir estetiği olmayan kutu şeklindeki apartmanlar adeta bunaltıyor insanı. Kişi başına 1 m2 yeşil alanın düştüğü havasız ve boğuk Adana sıcağı taşınamaz konuma gelmiş ve cazibesini kaybetmiş durumdadır.

Hepsinden ötesi Adananın bir vizyonu yok, bir dünya markası olması konusunda bir hedefi ve stratejisi yok. İçinde nehir geçen bir çok Avrupa kentleri ile kıyaslandığında, meydanı ve yeşil alanı olmayan, estetikten yoksun yapıları yanında müzeleri, sanat galerileri, tiyatroları yetersiz sosyal yaşamdan yoksun bir kent. Varsa yoksa Adananın insanı son yıllarda açılan Alışveriş merkezlerine yönlenmek zorunda kalmaktadır.

Adana'ya yeni bir kent bilinci ve Çukurovalılık ruhunun kazandırılması artık kaçınılmaz görülüyor.

 

Yetkililer Sempozyuma İlgi Göstermediler TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Mustafa Altıokka odalar adına üstlendiği sempozyumda kentin asıl sorunlarını dinlemesi gereken yetkililerinin gelmediği görülüyor. Haklı olarak Sayın Altıokka yetkililerin gelmeyişini gündeme getirdi ve Adana basını da konuya ilgi gösterdi. İkinci gün Belediye Başkan vekilinin teşrifleri ancak beş dakikalık konuşmaları ile salonda ayrılışları da bir olması da yadırgandı. Adeta sıra savmaya benzer bir durum oluştu. Siyasilerin ilgisi de neredeyse yok denecek kadar azdı.

Yetkililerin neden sempozyuma ilgi göstermediğini bilmiyorum. Ancak genel kanım Adana sanki tükenmiş ve kimsenin sorunla yüzleşmek istemelerindedir.

Adana adına çok üzücü.

Ben de konuşmamda bu duruma dikkati çekerek kime ne anlatacağımız sorgulamıştım.

Kendim 1981 yılında Adana'ya geldim ve son 30 yıllık gelişmeyi bilincim doğrultusunda yaşamaktayım. Kentin buraya gelmesi çok da tesadüfî değildir. Hepsinden önemlisi kentin sahipsiz olduğunu görüyorum.

 

Sonuç Bildirgesinden Yararlanmak Gerekir Sonuç olarak iki gün süren ile kentin çeşitli alanlardaki sorunları ve eksiklikleri değişik katılımcılar tarafından işlenmiştir. İki günlük sempozyumun sonunda yayınlanan bildiride Adana kentinin sorunları, beklentiler ve görüşler kitaplaştırılarak kamuoyuna sunulmuştur. Soru şu: Bu önerileri kim okuyacak ve kim dikkate alacak; başta ilçe ve büyükşehir belediyesi olarak alınan kararlardan faydalanabilecek mi?

Benim açımdan arazi kullanımı kentin ekolojik yapısı ve buna bağlı gelişen kentleşme ve mimarisi öncelikli konuların başında gelmektedir. Bu konuda içinde yaşadığımız kente karşı olan yurttaş ve bilim adamı sorumluğumuzu yerine getirmek ve bu konudaki yanlışları da doğruları da söylemek zorundayız.

 

Sonuç bildirgesinde öne çıkan bazı ana başlıklar TMMOB İKK tarafından 2008 yılında ilki yapılan "Adana Kent Sorunları Sempozyumunda saptanan temel sorunların bu günde güncelliğini koruduğu saptanmış, sorunların çözümü bir yana, sorunlara ve çözümlere yaklaşımda, anlayışta da bir ilerleme gözlenmemiş, yerel yöneticilerin, meslek odaları ile işbirliği, bilim ve tekniğin ilke ve birikimlerinden yaralanma, her şeyden önce insan odaklı ve çevreye saygılı bir kent yaratma yönünde güçlü bir irade gösteremedikleri saptanmıştır" vurgusu yapılmıştır.

Geleceğe yönelik olarak "Çağdaş, planlı, sağlıklı, güvenli, demokratik, sanayileşen, gelişen,  üreten ve yaşanabilir bir Adana hedefimizin gerçekleşmesi" için güçlü bir işbirliği ve çalışmanın gerekliliği vurgulanmaktadır.

Sonuç bildirgesinde adana tarımı ve doğasının uygunluğu yanında çarpık gelişen kentleşme sorununun temelde imar uygulamaları ve ulaşım sorunu ile birlikte öne çıktığı vurgulanmaktadır.

Adana'da 1930'lu yıllarda başlayan çok sayıdaki planlamaya rağmen halen sağlıklı bir kent planın yapılmadığı ancak kentin bir birikimi ve yetişmiş elemanı olduğu belirtilmektedir. Genelde yapılan imar planlamasında insanın yok sayıldığı çoğunlukla imarın odağına rantın konulduğu belirtilmiştir.

Artık ızdıraba dönüşen ve içinden çıkılmaz hale gelen kent içi ulaşım sorununu ve çözümü önerileri önemli bir yer tutmaktadır. Özelikle Hafif raylı sistemin güzergâhı ve işletimi ilk gün sıkça eleştiri konusu edilmiştir.

Bilim ve teknolojik verilerin maalesef yeterince yararlanılmadığı veya kullanılmadığı, ayrıca bilim kuruluşları ile işbirliği yapılması vurgusu yapılmış. İzmir Büyükşehir uygulaması konusundaki sunum Adana'ya örnek olabilir diye düşünüyorum.

Adana'nın plansız, bilinçsiz ve ilkesiz kentleşmesi sonucu tarım topraklarının amaç dışı kullanımının arttığı belirtilmiş. Kamu gücü kullanılarak yapılan yapılaşmalar 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım yasasına aykırı olsa bile yasa ve yönetmeliklerin görmezlikten gelindiği görülüyor. En açık örneği ile Üniversite arazisine yapılan TOKİ hastanesi ve yeniden Zeytin gen bahçesi üzerine kurulacak okul örnekleri gösterilebilir.

Bir önceki sempozyuma da "Tarım Topraklarının Amaç dışı Kullanımını" işlemiştim. Bu toplantıya da aynı şekilde "Üniversite Arazilerinin Amaç Dışı Kullanımı Ve Adana'nın Kentsel Planlanması" konusunu işledim. Konuyu kent üniversite ekseninde son yıllarda Belediyelerin ve İl Özel İdaresi tarafından talep edilen üniversite arazileri konusunda geçmişten bugüne üniversitenin gelişimi yanında kentin çarpık gelişimi ve günümüzde karşılaştığımız sorunları toprak- ekoloji bakış açısı ile işleyerek önerilerimizde model açıklamalar ile işlemeye çalıştım.

Bir zamanlar tarım iş gücü nedeniyle göç etmek için ilk sıralarda tercih edilen Adana artık tercih edilen bir şehir olmaktan çıkmış, işsizlik artmış ve beraberinde sosyal sorunlar oluşmuştur. İşsizlik, eğitimsizlik, sosyal güvencesizlik, dışlanma, cinsiyet eşitsizliği, tabakalaşma, gelir dağılımındaki uçurum, kamu hizmetlerinde ulaşamama ve eşit yararlanamama gibi sorunlar kentin potansiyel sosyal sorunlardandır.

Sempozyumda sunulan bilimsel veriler ve yapılan öneriler Adana'nın tarıma dayalı gelişimine vurgu yapılmış. Enerji koridorundaki Adana için yeni makro planlamaya gidilmesi, kentin siyasiler tarafından ihmal edilmemesi vurgulanmıştır.

 

Halk Siyasilerden Kente Sahip Çıkmasını İstemelidir İlin Valisinden, Belediye Başkanına, Üniversite yönetiminden diğer sorumlu erkâna kadar ne kadar kent ile ilgili, kentin ve bölgenin sorunlarını analiz edebiliyorlar. Değişik konularda ne kadar proje üretebilme becerisi gösteriyorlar. Bu konularda ne kadar bir araya geliyor çok merak ediyorum.

Tabii halk da bundan sorumlu, seçtikleri yöneticilerine muhtar, ilçe belediye başkanı, büyükşehir ve siyasi olarak milletvekillerinden herhangi bir biçimde Adananın sorunlarını gündeme getiriyorlar mı? Çok da sanmıyorum.

Talepleri olsa da günlük küçük çıkar ilişkilerinin ötesine geçtiğini sanmıyorum.

 

Sonuç

Sonuç bildirgesinde özellikle "Sağlıklı bir kent yönetimi ve planlaması ancak kent halkının kararlara katılacağı süreçlerin yaratılması, bilgi dolaşımının ve saydamlığın sağlanabilmesi ile mümkün olabilir" deniyor. Bu bağlamda kent halkının sorunlarına demokratik yollardan sahip çıkması istenmektedir.

Doğal olarak bu sorunları ve önerileri dikkate alacak ve çözüme yardımcı olacaklar kent yöneticileridir. Ne yazık ki yukarıda da belirtildiği gibi konunun ana sahipleri sempozyuma katılmışlar ve bu konudaki çözüm önerileri ve yönetsel anlayışlarını bilmiyoruz. Sonuç bildirgesinde "Valilikten İl Özel İdaresine, Belediyelerden Üniversiteye kadar kurum ve kuruluşlar arasında büyük bir kopukluğun yaşandığı" vurgusu yapılmaktadır.

Bu bağlamda yeniden Adana halkının duyarlı kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcilerini meslek örgütlerinin Adananın devasa sorunlarına sahip çıkması, siyasilerden çözüm ürütmesini istemeleri en doğal haklarıdır.

Sokaktaki insanından, değişik düzeydeki kişilere kadar bir çok kişiden edindiğim izlenim ve bana doğrudan iletilen Adananın sahipsiz olduğu ve yönetilemediği yönündedir.

Belki bir kısmımız için kabul edilemez, ancak halkın arasına karıştığımızda duyacağımız ilk söz bu olacaktır. Yaşadığım kentin sorunları bana bu söylemi doğrulatıyor.

Adananın iki yıldır belediye başkanından yoksun olması nasıl açıklanabilir. Adananın sürekli gerilemesi, işsizlikteki birincilik, eğitimde 36. sırada olması, üniversite-kent ilişkisindeki kopukluk nasıl açıklanabilir?

Sonuç olarak önemsediğim ve başarılı bulduğum sempozyumun Adananın sorunlarına ışık tutması bakımından önemlidir. Umarım yetkililer önerilerden yararlanır ve yaşanabilir bir kente kavuşuruz.

                                                                                                 27 Mayıs 2011,

Prof. Dr. İbrahim ORTAŞ

Çukurova Üniversitesi,

 

This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.

Bugünlerde TV reklamlarında, bir öğretmeninin köy okulunda sobayı nasıl yakacağını annesine telefon açarak öğrendiğini izlemeyen yoktur sanırım. Bu reklamdaki kürt kızının hangi amaç için konuşturulduğunu sorguladığınızda, bir tarihin, bir olayın, bir durumun kendi gerçeği üzerinden nasıl şekillendirildiği ve eğitimde nerelere getirildiğimizi bütün çıplaklığıyla görebiliriz.. Türkiye’de öğretmenliğin nasıl yapılacağını bilemeyen öğretmenlere ve bu topluma tüketimden başka da hiçbir şey vermeyen o dev ‘Holding’lere “Memedin Akçadağ Bavulu”ndaki notlarına acilen ulaşmalarını öneririm.

 

Akçadağ Köy Enstitüsü mezunu Mehmet Ali BİLİR (Ç.Ü. Öğretim Görevlisi Üyemiz Fatma Pervin Bilir'in babası)

 

Memed, (Mehmet Ali Bilir) 1 Teşrini 1933 doğumlu, Akçadağ Köy Enstitüsü ‘Öğretmenlik Kolu’ndan 1949 yılında diploma alamaya hak kazanmış, otuz yılını bu mesleğe adamış, Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı, Elâzığ Öğretmenler Tüketim Kooperatifi kurucu üyesi, Elazığ TÖS-TÖB-DER Başkanlığı, Elazığ İl Genel Meclis Üyeliği, Ankara Uğur Mumcu Mahallesi Muhtarlığı yapmış bir eğitim çınarı.

18 Şubat 2011 günü ebediyete uğurladığımızın akşamı, Akçadağ Köy Enstitüsü’nde okurken kendi eliyle yaptığı 19x40x56 cm ölçülerindeki tahta bavulunu çocukları açtığında, içinden çoğu samanlı kâğıtlara yazılı yüzlerce sayfa not çıktı. Otuz yıldan fazla bir süredir bazen kardeş-ağabey, bazen baba-oğul ve iyi bir dostun notlarını ölümünden sonra okumak hiç de kolay değilmiş. O’nun geçmişine yaptığım bu yolculukta, hayatların bir ‘tahta bavul’ içerisinde asıl sahiplerini nasıl beklediğini bir kez daha anladım. Ve o an aramızda olmasını çok istedim. Umudun gerçekleştiğini görmeden ölmüş babaların hüznünü ifade edenler için, geçmiş tıpkı zehirli bir iksirdir. Değil mi ki, hiç bir babanın ölümü akıllardan silinip unutulamaz. Ömrü halkının acılarıyla yoğrulmuş Mehmet Ali Bilir gibi Köy Enstitüsü çıkışlı olanların kaderi de hep bir birine benzer.

Sevgili Memed Abi, keşke biraz daha yaşasaydın ya da kısa bir süreliğine de olsa dünyaya dönebilseydin. Acaba her şey başka türlü olabilir miydi? Belki de… Hani o çaresizlik yüzünden bile olsa anlamı kaybolmayan günlerde birbirimize nasıl umutla baktığımız gibi. Sen olmadıktan sonra, sana bunları anlatmam ne işe yarar ki?

Meğer insanın geçmiş yaşantısı böyle durumlarda anlam kazanıyormuş, bunu anlamak için ölmek gerektiğinin anlamsızlığını bugün bir kez daha anlıyorum. Görmediğini düşündüğüm (!) şeyleri anlatayım mı şimdi sana? Meselâ, cenaze törenini, kimlerin geldiğini? Cenaze namazının nasıl kılındığını? Şubat ayının tam ortası olmasına rağmen, güneşli bir bahar gününde uğurlarken seni, “Güneşli bir günde ölürsem bilin ki cennete gideceğim.” diyişinin çınlamasını kulaklarımızda. Düşlerimizin cennetinde zaten başköşedesin sen Memed Abi… Evlatlarının yürekleri dağlayan ağıtları, dostlarının, akrabalarının, yol arkadaşlarının sessiz çığlıklarıyla uğurladık seni ebediyete. Bugüne kadar hiç görmediğim yüzlerce insan ellerini önlerine kavuşturarak ve başlarını eğerek ölümün anlaşılmaz gerçeği üzerinde düşündü caminin avlusunda. Sevgili eşin Süreyya Abla’nın yanına konulduktan sonra zamanın ikinizden erken aldığı yarım kalan sohbetlerinizi sonsuza dek sürdüreceğinizi düşledim. Süreyya Ablanın koynuna teslim ettik seni. Helal ettik canı yürekten hakkımızı…

Bu tür seremonileri, ne ölene, ne kalana fayda sağlamayacak bu gelenekleri sevmezsin bilirim, tıpkı benim gibi. Böyle aşılmaz engellere karşı duruşumuzun, unutmayalım ki, tartışılır yanı da olabilir. Ama ‘sessiz faziletlerin heykeli dikilse’ bile, insan öldükten sonra kime ne fayda?

Neyse… İyisi mi, bavulunda çıkan belgelerden, geçmiş yıllara dair, o örgülerin bana nasıl bir ders verdiğini anlatayım: Siyasetin içinde yaşadığın halde, siyaseti bilmediğin için barış döneminde de neden başarılı olamadığını, CHP Genel Başkanı dostun merhum Bülent Ecevit’in sana yazdığı 23 Temmuz 1980 tarih ve 22 sayılı mektuptan anlaşılıyor. Kendini sunmasını hiç beceremediği, kartvizitlerini dağıtmadığını, dairelerde seçmenlerin işlerini, müteahhitlerin ihalelerini takip etmediğini, kendini çok beğendiğin halde kusurlarını bilmediğin gibi meziyetlerinin de farkına varamadığını… Sadece, namuslu ve dürüst siyaset yapmayı, insan hak ve özgürlüklerini, demokrasiyi savunmayı kendine temel ilke edindiğin için, hayata fayda ve anlam katan ve her yapılanın bedelini, risklerini, acılarla ödeyeceğini çok önceden bildiğin anlaşılıyor. Örneğin, 8 Şubat 1975 Cumartesi günü yedi demokratik kuruluşun katıldığı, faşizmi-işsizliği-yokluğu-yoksulluğu zulmü ve baskıyı protesto sessiz yürüyüşü tertiplediğin, üstüne üstlük TÖB-DER başkanlığını yürüttüğün için Diyarbakır Sıkıyönetim Komutanlığı’nca tutuklandığın. Fakat dönemin gençliğine ışık tuttuğun her Elâzığlının bilincinde yer ettiğinden emin olabilirsin. Öyle ya, dönemin devlet temsilcisi vali ve yetkililerinin, bu nedenle “01.03.1975 tarih ve 1897 sayılı kanun”a dayanarak, 3. derece, 2’nci kademede bulunduğun halde, sana biçilen cezayla, 4. derecenin 4’ncü kademesinden maaş ödeme cezası verilmesi gerekirdi! Üzülme, çünkü mezarın başında, eğitimci-yazar Niyazi Altunya’nın yaptığı o konuşmada, sizin kuşağın “diğer canlılardan ayrıldığı” nı vurgulaması, tam da çektiğiniz bu acıların ifadesiydi. Bunun için hayatın boyunca aldığın parayla bir taraftan borç ödeyip, diğer taraftan dört çocuğunu yüksek okullarda okuturken ev geçindirmek için ek iş olarak herkesin bucak bucak kaçtığı dönemlerde cüzzamlı  hastalara okuma yazma öğrettiğin,çocuklarından büyüğünün ayakkabısı su alıyor diye yenisini, ortancasına palto, küçüğüne kışlık fanila, ya da çok eskidiğinden koltuk takımlarını alamadığın için konu komşuya rezil olduğun günleri unut, Memed Abi.

Hepimiz bilerek ya da bilmeyerek sıkışıp kaldığımız o hayatları keşke o kadar küçümsemeseydik, emi? O günleri hatırladıkça, evimizin arka odalarında, karanlıkta tek başına oturup yüzümüzü kapatıp, sessiz sedasız ağladıktan bir müddet sonra bir birimize dertleştiğimizi düşünüyorum. Şimdi boş yere açık bırakılan lambaları, boşa akıtılan suları, yüksek derecede çalıştırılan kombiyi anlatacağım kimse de yok artık. En önemlisi de okuduğumuz kitapları, Ağın Dergisi’ne göndereceğin yazıları düzeltmenin tekrarı bir daha olmayacak. Acı olan, seninle ilgili neye dokunsam geç kaldığımı anlamış olacağım. Şair demiş ya; “Sizin hiç babanız öldü mü?” Seni kaybettiğimde ikinci kez öldü, babam benim…

Tanrı’nın kapıda sana ne söylediğini, senin ne cevap verdiğini merak etmiyorum. Çünkü sen toprağa bırakıldığında, Pervin: “Babam bu dünyayla başa çıktı, eminim orayla da başa çıkar” dedi. Kürtlerin, Türklerin, Alevilerin, Sunilerin ve Ermenilerin dostu; toprağın bol, yerin aydınlık olsun. Diyen ne güzel söylemiş: “Ölüm siyah bir güldür” şimdi senin yakanda takılı kalan…18 Şubat 2011/Ankara

Eğitimci/Şair  Midran YOKUŞ

Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Sosyolog Prof. Dr. Adnan Gümüş, Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı, '2010 yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Sonuçları'ndaki bazı verilere dikkat çekerek, 'Bilecik'in nüfusu 2010'da yüzde 11 artmış, Tunceli'nin ise yüzde 8 azalmış gözüküyor. Bu tür yıllık çok yüksek nüfus artış veya kayıpları ancak olağanüstü durumlarda olabilir' dedi. 

Prof. Dr. Gümüş, Aa muhabirine yaptığı açıklamada, TÜİK tarafından açıklanan verilere göre, 2009 yılı itibariyle 72 milyon 561 bin 312 kişi olan ülke nüfusunun 1 milyon 161 bin 676 artışla, 2010 sonunda 73 milyon 722 bin 988 kişiye ulaştığını belirtti. 

Şehirleşme, evlilik yaşının yükselmesi ve ortalama eğitim süresindeki artışlarla, eğilim olarak giderek düşmesi gereken nüfustaki büyüme hızının beklenmedik şekilde her yıl arttığını ifade eden Prof. Dr. Gümüş, '2008 yılında Türkiye'nin yıllık nüfus artış hızı binde 13,1, 2009'da binde 14,5 iken 2010 yılında binde 15,8 oldu. Eğer sayımlarda bir yanlışlık yoksa eğilimlerde bir terslik var demektir. Bu artan hızın nedeninin açıklanması gerekiyor' diye konuştu. 

- BİLECİK'TEKİ NÜFUS ARTIŞI YÜZDE 11- 

Verilere göre bir ilin nüfusunun bir yılda yüzde 11 büyüdüğünün, bir diğerinin ise yüzde 8 küçüldüğünü anlatan Gümüş, 'Bilecik ilinin nüfusu 2010 yılında yüzde 11 artmış, Tunceli ilinin nüfusu yüzde 8 azalmış gözüküyor. Bu tür yıllık çok yüksek nüfus artış veya kayıpları ancak olağanüstü durumlarda olabilir' diye konuştu. 

2008 yılında küçülen Bilecik, Isparta, Erzincan, Karabük, Manisa, Kütahya ve Amasya'nın 2010'da en çok büyüyen 7 kent arasında yer aldığını anlatan Gümüş, şunları kaydetti: 

'Bilecik 2008 yılında bir önceki yıla göre 10.608 kişi azalırken 2010'da 23.320 kişi artarak (yıllık binde 109 veya yüzde 11 oranında artışla) nüfus artış hızında birinci sıraya oturuyor. Çankırı, 2009'da binde 49,4 oranındaki nüfus artış hızı ile en çok büyüyen il iken, 2010'da binde 32,7 azalma ile 81 il arasında 80. sırada yer alıyor. Yani bir yıl önce en çok büyüyen il bir yıl sonra en çok küçülen iki ilden biri oluyor. Bir yıl büyüyüp diğer yıl küçülme durumuna deprem, savaş, afet gibi özel sebepler dışında pek rastlanmaz. Dolayısıyla ya sayımlarda hata var, ya da bilinen demografik eğilimler değişti. Her iki durumda da bunun neden böyle olduğunun açıklanması gerekiyor.' 

2009 yılında 14, 2010'da ise 28 ildeki nüfusun azaldığını belirten Prof. Dr. Gümüş, İstanbul'un 2008'de 123 binlik artışla 43. sırada, 2009 yılında ise 218 binlik artışla 20. sırada yer aldığını, 2010'da da 341 binlik nüfus artışı ile 13. sıraya yerleştiğini bildirdi. 

- 55 İLİN TOPLAM NÜFUSTAKİ PAYI AZALIYOR- 

2010 yılında sadece 22 ilin nüfus artışının ülke ortalamasının (binde 15,88'inin) üstünde bulunduğunu vurgulayan Gümüş, '3-4 il de bu ortalamaya yaklaşıyor. Bu, geriye kalan 55 ilin bir yıl önceye göre gerilediği anlamına gelir. O zaman da iller arasındaki gelir ve kalkınma düzeyleri her yıl daha da farklılaşıyor, sosyal adalet giderek daha da bozuluyor demektir. Çünkü nüfus azalması veya artışları, buna bağlı göçler öncelikle kaynak ve kalkınma durumu ile ilişkili bulunuyor' diye konuştu. 

Sosyolog Prof. Dr. Adnan Gümüş, Türkiye'de özellikle 1990 ile 2006 arasında sağlıklı bir nüfus sayımı yapılamadığını öne sürerek, sözlerini şöyle tamamladı: 

'Bunda belde ve belediye nüfuslarına, bütçe paylarına, seçmen sayılarına yönelik kaygılar ve Güneydoğu'daki olaylar ile sayım şekli gibi pek çok faktör rol oynadı. 2007'de adrese dayalı nüfus sayım sistemine geçildi. Bu sistemin bugünkü bilgisayar ve veri tabanı teknolojileri dikkate alındığında hiçbir sorunun olmaması beklenir. Ancak sayım sonuçlarına bakıldığında, açıklanması pek mümkün olmayan bazı farklı sonuçlar ve yıllık dalgalanmalar var. Bu durum sayımların, dolayısıyla nüfus kayıt sisteminin sağlıklı işletilemediğini gösteriyor.' 

(DAB-ERS-HMD) - ADANA (Anadolu Ajansı) 01.02.2011 11:16[2507811]

Haziran da Ölmek Zor.....
Etkinliğimize tüm dostları bekliyoruz....

12 Mayıs 2014 Tarihinde Saat:19.00'da Seyhan Belediyesi Kültür Merkezinde gösterime girecektir.

Mavi Ring filmi, Eskişehir Hapishanesi’nde, açlık grevinin 35’inci gününde, tutukluların, gecenin bir vakti hücrelerinden zorla çıkarılarak özel olarak yapılmış çelikten bir ringin, hücrelerine tıka basa doldurularak, süresi, yönü ve sonu belirsiz bir ölüm yolculuğuna çıkarılmasını konu edinmektedir. 
Film, izleyici kitlesi ile buluşması, sanatsal etkinlikleriyle kültürel üretimi artıran ve yakın tarihimize yakından bakma olanağı tanıyan çalışmaların desteklenmesi bakımından önemlidir.

3 EL 3 RENK

RESİM SERGİSİ

Müslüm TEKE’ nin insan olgusunun en uç hallerini yansıttığı portrelerini, Özgür ERYILMAZ’ ın insan bedenindeki sorgulamaları ile Çetin ÇAKMAKÇI’ nın Kentleşme ve Kentlileşme çabalarının getirdiği kaotik yapıyı irdeledikleri 3 el 3renk resim sergisi Toyota Onatça Sanat Galerisinde 11.04. 2014 tarihinden itibaren 2. Portakal Çiçeği Sanat Karnavalı kapsamında Sanatseverlerle buluşuyor…

 

Kokteyl: 14.04.2014  Saat: 18:00

Yer: Toyota Onatça Sanat Galerisi

Yeni doğan Mahallesi Girne Bulvarı No:245/A  Yüreğir  ADANA