Temmuz 2021

Bağımsız Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Tahir ÇETİN ve Maden Emekçisi Ali Faik İLTER Somalı Madencilerin haklarını almak için gittikleri Ankara Yürüyüşü dönüşünde geçirdikleri trafik kazası sonucu yaşamlarını yitirdiler.

Talepleri kıdem, ihbar tazminatı ve ücret talepleriydi. Kara yerin altında bir ömür vererek emekleriyle kazandıkları haklarıydı istedikleri. Yasalarda da yazılıydı ayrıca.

Mukadderat diyecek egemenler. Acı, zulüm, sömürü sonunda bu kahredici ölümler, egemenlerin sermayenin dilinde mukadderattır hep. Güzel, insanca, demokratik, eşitlikçi, barışçıl bir yaşam hiçbir zaman mukadderat olmadı. İşçi sınıfının, hepimizin yazgısı sınıf mücadelesidir.

İşçi sınıfının bu iki yiğit önderi ve şu ana kadar bu mücadele tarihine yaşam adayan, yaşamlarıyla bedel ödeyen tüm sınıf öncüleri ve emekçileri… Emek ve mücadeleleri ile güzellikler yaratan, kıvanç veren, yol açan anılarıyla… İnsanlık tarihinin kızıl yıldızlarıdır.

 

Eğitim Sen Adana Şube Yürütme Kurulu

İLİŞKİSEL İHTİYAÇLAR

İntegratif Psikoterapi, ilişkisel odaklı ve gelişimsel temelli en yeni psikoterapi okullarından biridir. İntegratif kelimesi psikoterapinin duyusal, davranışsal, bilişsel, ilişkisel, fizyolojik teori ve metotlarına, hem de psikoterapinin sonucunda KİŞİLİĞİN BÜTÜNLEŞMESİNE işaret eder (Erskine, 2017).

Kuramın kurucusu Richard Erskine samimi, gerçek, doyurucu ilişkiler için 8 ilişkisel ihtiyaç belirtmiştir. Kurduğumuz ilişkilerde bu ihtiyaçların karşılanması bizi ruhsal olarak sağlık kılar.

“Biz ilişkiye doğarız

Doğumdan ölüme ilişki içinde kırılırız,

İlişki içinde yıpranırız,

İlişki içinde vazgeçeriz,

Yine de hepimizi ilişki onarır.”

Arkadaşlarınızla, ailenizle ve partnerinizle gerçekten yakın ve samimi ilişkiler kurmak istiyorsanız bu 8 kategori üzerinde çalışmanızı öneririm. Kategoriler şöyle:

 

  • Güvenlik ihtiyacı:

İlişkide güvenlik ihtiyacı, fiziksel bir yakınlık olması, aşağılamanın ve fiziksel şiddetin olmaması (Erskine, 2015).

Güven duygusu hayatımızın ilk yılında anneyle kurulan ilişkiyle başlar. Annesi tarafından beslenen, dokunulan, sevgi gören bir bebek insanlara güvenebileceğini öğrenir. Çocukluk döneminde yeterince ilgi ve sevgi göremeyen, terk edilen, bir kayıp yaşayan bir çocuk ise insanlara güvenmemeyi öğrenecektir.

Bir ilişki için en temel ihtiyaç güvendir. Güven yoksa, o ilişki temeli sağlam olmayan bir bina gibi en ufak bir depremde yıkılmaya mahkumdur.

İlişkide olduğunuz kişinin fikirlerine, kişiliğine saygı duyun, onu dinleyin ve onu olduğu gibi kabul etmeye çalışın. Aşağılamayın. Şiddet göstermeyin.  Size ihtiyacı olduğunda onun yanında olun.

  • Onaylanma ihtiyacı:

Çocuğun duyguları, düşünceleri, fantezileri ve çeşitli ihtiyaçlarının onaylanması

(Erskine, 2015). 

Hepimizin anlaşılmaya ve önemsenmeye ihtiyacı var. İlişkide olduğunuz kişinin anlattıklarına ve yaşadıklarına değer verin çünkü onun için bir anlam ifade ediyor. Onu anlamaya istekli olun. Bir problem yaşandığında haklı haksız bulmak ya da onun problemli olduğunu düşünmek yerine o davranışı yapmasının önemli bir sebebi ve anlamı olduğunu kabul ederek işe başlayın.

 

  • Varlığını hissetme ihtiyacı:

Çocuğun koruma, destek ve rehberlik için güvenebileceği birinin mevcudiyetinin olması (Erskine, 2015). Sadece çocukların değil hepimizin bazen bizden daha güçlü, erdemli, olgun birinin etrafında olmaya ve ihtiyaç duyduğumuzda bizi korumasına ihtiyacımız var.

Bazen danışanlarımdan şu şözleri duyarım; ‘Varlığınızı bilmek güven veriyor’, ‘İyi ki varsınız’. Birilerinin bizi dinliyor olması, önemsemesi ve yardım etme isteği bizi rahatlatır ve umut verir.

İlişkide olduğunuz kişiye varlığınızla güç verin.

  • Deneyimleri paylaşma ihtiyacı:

Birlikte oynama ve öğrenme gibi paylaşılmış deneyimlere sahip olma (Erskine, 2015).

Ne zaman ki bir kişiyle ortak deneyim paylaşırız, işte o noktada o kişiyle yakınlaşmaya başlarız. Ortak zevkleri, hobileri paylaşan kişiler arasında daha samimi ilişkilerin kurulması bu yüzdendir.

Bir travmayı birlikte yaşayan kişiler arasında, yaşanan duygu yoğunluğundan dolayı güçlü bir bağ kurulur.

İlişkide olduğunuz kişi ile ortak deneyimlerinizi arttırın. Ortak keyif aldığınız bir hobiye birlikte zaman ayırarak yatırım yapın. Acıyı ve hüznü de paylaşın.

 

  • Kendini ifade etme ihtiyacı:

İlişki içinde kendini tanımlama (Erskine, 2015). İlişkilerdeki pek çok problem kendini yeterince ifade edememekten kaynaklanır. Pek çok zaman duygumuzu içe atar ve paylaşmayız. Karşımızdaki kişiyi kırmaktan korkarız. Halbuki net olmanın ve kendini ifade etmenin pek çok faydası vardır.

  • Bu benim sevdiğim….
  • Bu benim sevmediğim….
  • Benim buna…..ihtiyacım var….

Yukardaki boşlukları doldurun ve onunla paylaşmaktan korkmayın. Kendinizi ifade edin. Açık ve net olun. Kendinizi tüm samimiyetinizle ifade etmeniz pek çok problemi büyütmeden çözecek.

  • Etki yaratma ihtiyacı:

Etki yaratma diğerlerini etkileme, en azından bazı zamanlarda çocuğun istekleriyle ya da arzularıyla uyumlu cevap vermek (Erskine, 2015).

Hepimizin içinde bulunduğumuz ortamda etki yaratmaya ve fark edilmeye ihtiyacımız var. Ama pek çok zaman özellikle çocuklukta gerçek tepkilerimizi göstermemiz engellenir, buna izin verilmez. Çocukluk da ifade edilemeyen, bastırılan öfke, korku gibi duygular ilerleyen yaşamda kişinin yaşam kalitesini bozar ve ilişki problemlerine yol açar.

İlişkide olduğunuz kişinin hayallerini gerçekleştirmesi konusunda cesaretlendirmeye ve gerçek duygularını ifade etmesine, ‘HAYIR’ demesine izin verin. Bırakın öfkesini ifade etsin onu ciddiye alın, korkularını ifade etsin ona koruma sağlayın, üzüntüsünü ifade etsin ona şefkat gösterin, sevincini ifade etsin onunla paylaşın. Göreceksiniz ki yaptığınız bu duygusal uyumlanma sizi daha da yakınlaştıracak.

 

  1. İnsiyatif alma/ İlişkiyi karşı tarafın başlatma ihtiyacı:

Ötekinin teması başlatması (Erskine, 2015). İletişimi başlatma ve bir şeylerin olması için sorumluluk almak önemlidir. İlk hareketi sizin yaptığı,  her şeyi sizin başlattığınız tüm ilişkiler, zaman içinde  yetersiz bir hal alır.

Sürekli iletişimiz siz başlatıyorsanız, karşıdakinin başlatmasına izin vererek belki de uzun süredir ilk kez sorumluluk almayacaksınız.

 

8-Sevgiyi gösterme ihtiyacı:

Bakım verene minnettarlık ve sevgi ifadesi, bağ kurma ve sadakat göstergesi (Erskine, 2015).

Samimi bir ilişkide sevgiyi, şükranı ifade etmek, göstermek, paylaşmak bir ihtiyaçtır. İlişkide olduğunuz kişiye sözel ve sözel olmayan yollarla sevgisini ifade etmesine, paylaşmasına izin verin.

İlişkilerinizi gözden geçirin. Bu sekiz ihtiyacın kaçını gerçekten doyurabiliyorsunuz?

Bu ihtiyaçları doyurmanızı ne ya da neler engelliyor?

Geçmişten gelen aşamadığınız konular için mutlaka profesyonel destek alın. Göreceksiniz geçmişi anlamlandırmak, ifade etmek size iyi gelecek.

Samimi gerçek ilişkiler yaşadığınızda, yaşamdan daha fazla doyum alırız.

İntegratif psikoterapi de felsefesi sayıltımız “ruhsal olarak acıyı, karşılanmayan ilişkisel ihtiyaçlardan dolayı yaşarız. Sağlıklı ilişki bizi iyileştirir.”

İlişkisel ihtiyaçlarınızın karşılandığı, samimi, doyurucu ilişkiler yaşamanızı dilerim.

Hepinize selam ve sevgilerimle...

                 Elif AKAR

                                                            Uzm. Eğitimci &Psikoterapist

 

 

KAYNAKÇA:

ERSKINE, G. Richard, (2015) İlişkisel Örüntüler Terapötik Varoluş,“İntegratif Psikoterapisinin Kavramları ve Uygulamaları”,(Çev.Ed: Muzaffer Şahin), Ankara: Nobel.

ERSKINE, G. Richard; MOURSUND, P. Janet,; TRAUTMANN, L. Rebecca, (2015),Empatinin Ötesi “İlişki İçinde Bir Temas Terapisi”, (Çev.Ed: Muzaffer Şahin), Ankara: Nobel.

ESKİNE,G. Richard, (2017),  Yaşam Kurguları, “Farkında Olunmayan İlişkisel Örüntülerin Transaksiyonel Analizi”, (Çev.Ed: Muzaffer Şahin) Ankara: Nobel.

İşyerlerine özgür kılık kıyafetle gidilmesi eylemimizin 01.07.2022 tarihine kadar uzatılmasına ve covid 19 salgını kapsamında üyelerimizin; istek dışı verilen, görev tanımı ve meslekleri dışındaki, sağlıklarını riske sokacak görevleri yerine getirmemesine ilişkin Merkez Yürütme Kurulumuzun almış olduğu kararlar ektedir.

 

Kılık Kıyafet Kararını İndirmek İçin Tıklayın

Covid 19 Salgın Kapsamında İstek Dışı Görevlendirme  Kararını İndirmek İçin Tıklayın

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇMİYORUZ!

20 Mart 2021 gününün ilk saatlerinde Resmi Gazete ’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile İstanbul Sözleşmesi’nin “Türkiye Cumhuriyeti bakımından feshedilmesine” karar verildiği açıklandı.
Meclis’te oybirliği ile kabul edilen İstanbul Sözleşmesi’nden tek kişilik Cumhurbaşkanı Kararı ile çıkılamaz! Meclis’in iradesi tek kişiye devredilemez! Temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşmeler böyle yok edilemez! Bu hukuksuz kararı KABUL ETMİYORUZ!



İstanbul Sözleşmesi hayatlarımızın güvencesidir. Vazgeçmiyoruz!
Şiddetin, kadın katliamının, tecavüz ve tacizlerin artarak sürdüğü, kadına karşı tüm şiddet biçimlerinin sıradanlaştırıldığı, LGBTİ+’ların sistematik olarak hedef gösterildiği bir ortamda, sözleşmenin kaldırılmasını gündeme getirmek tüm bu suçlara zemin hazırlamak demektir.
Bu girişimin arkasından, 6284’ün etkisiz hale getirilmesi, boşanan kadının yoksulluk nafakasının kısıtlanması, çocuk istismarcılarının affedilmesi, tecavüzcü ile evliliğin yeniden getirilmesi ve evlilik yaşının 16’nın da altına, çocuklarla cinsel ilişki yaşının 15’in de altına indirilmesi, şiddet suçlarında belge istenmesi, çocuk cinsel istismarı ve tecavüz suçlarında kadına karşı şiddet suçlarında “somut delil” aranması, aile arabuluculuğu gibi temel haklara saldırıların gündeme alındığını biliyoruz.
Açık açık ilan ediyoruz: Kazanılmış haklarımızın hiçbirinden VAZGEÇMİYORUZ!

İstanbul Sözleşmesi eşit ve şiddetten uzak hayat hakkımızın güvencesidir. İstanbul Sözleşmesi, din, dil, ırk, sınıf, cinsiyet, toplumsal cinsiyet, cinsel yönelim, cinsiyet kimliği, sağlık durumu, engellilik, yaş, medeni hal, doğum yeri, göçmenlik gibi nedenlerle ayrımcılığa uğramaksızın şiddetten uzak bir hayat yaşama hakkının garantisidir. İstanbul Sözleşmesi, sınırları aşan mücadelemizin belgesidir. Şiddetle mücadeleyi en kapsamlı şekilde ele alan İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıp, “milli” ve “yerli” söylemleriyle mücadelemizin evrenselliğini yadsıyan yeni sözleşmeleri asla kabul etmiyoruz.
Haklarımız ve hayatlarımız hakkında pazarlık yapmıyoruz.


EŞİTLİK İÇİN İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN VAZGEÇMİYORUZ!

Kadınlar en çok boşanmak istedikleri eşlerinden, ayrılmak istedikleri partnerlerinden, en yakın ve akrabaları olan erkeklerden şiddet görüyor ya da öldürülüyor. Aile içi diye üstü örtülen, karakollarda uzlaştırılan, yargıya taşınmayan şiddet vakaları bizi yaşamdan koparıyor. Görevlerini yapmayan kolluk güçleri bizi şiddet ile baş başa bırakırken, erkek yargı failleri aklarken, siyaset cezasızlığı beslerken faillerin sırtı sıvazlanıyor. Hayatını savunmak için şiddet gördüğü erkekleri öldürmek zorunda kalan onlarca kadın, binlerce düşünce suçlusu hala cezaevlerindeyken, çıkarılan aflar, yapılan infaz yasası düzenlemeleriyle binlerce şiddet faili erkek serbest bırakılıyor.
Buradan bir kez daha teşhir ediyoruz. Katiller aramızda! Şiddet failleri aramızda!
Cezasızlık politikasıyla faillere ortaklık eden bir devlet bu şiddetin ve cinayetlerin suç ortağıdır.
Yargısal süreçlerde ayrımcılığın, adaletsizliklerin ve yeni şiddet biçimlerinin tekrar tekrar ortaya çıkmaması için,
Etkin ve ivedi koruma, soruşturma ve yargılama için,
Erkek adalet değil, gerçek adalet için İstanbul Sözleşmesinden Vazgeçmiyoruz!

İstanbul Sözleşmesi yaşamı korurken, yerine koymak istediğiniz göstermelik sözleşmelerin, komisyonların, torba yasaların şiddete karşı etkin bir mücadele niyeti olmadığını, hatta tam tersine bütün yasal haklarımızı tırpanlamak için adımlar olduğunu biliyoruz.
Göz boyamak için kurulan şiddeti araştırma komisyonlarında devletin insan haklarını ve eşitliği garanti altına almakla yükümlü kurumunun temsilcisi, çocuk yaşta evliliklerin meşrulaştırılmasından nafakanın kaldırılmasına kadar bütün haklarımızı “aile değerlerini koruma” adı altında yok etme çağrısı yapılıyor. Mecliste İstanbul Sözleşmesini etkin uygulamayı tartışmak yerine, kadına yönelik şiddete ilişkin binlerce soru önergesine cevap vermek yerine, toplumsal cinsiyet eşitliğini tüm ülkede hâkim kılacak bütünlüklü bir politikayı tartışmak yerine erkek egemen sistemi güçlendiren ve şiddete cesaret veren düzenlemeler gündeme getiriliyor.
Göstermelik komisyonlar, torba yasalar ve düzenlemelerle hakikat çarpıtılamaz. İstanbul Sözleşmesi yaşam garantörüdür.
Biz güvenli bir yaşam ve toplumsal cinsiyet eşitliği için, dil ve kimlik haklarımız için İstanbul Sözleşmesinden Vazgeçmiyoruz!



Gerçeklerin üstü örtülmesin, bir kişi daha aramızdan ayrılmasın, şiddete karşı somut adımlar atılsın diye İstanbul Sözleşmesinden Vazgeçmiyoruz!

Eşit, özgür, şiddetsiz bir üniversite, eğitimin her kademesinde toplumsal cinsiyet eşitliği için İstanbul Sözleşmesinden Vazgeçmiyoruz!

Doğduğu yerde yaşadığı yoksulluk, savaş ve şiddet nedeniyle göçe zorlananların şiddete karşı korunmasının güvencesi İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmiyoruz!

Sözümüz açık, kararımız net: Biz yalnızca İstanbul Sözleşmesi’ne dokunulmamasını değil, Sözleşmenin tüm gereklerinin acilen yerine getirilmesi için acil eylem planı açıklanmasını istiyoruz. BÜTÜN BİR HAYATI İSTİYORUZ, DAHA AZINI DEĞİL!

* Eşit yurttaşlık hakkımızın garanti altına alınması için hayatın her alanında somut adımlar atılmasını istiyoruz…

*Toplumsal cinsiyet eşitliğinin yasalarda ve hayatın her alanında sağlanmasını istiyoruz.

* Kazanılmış haklarımızı ve mücadeleyle yazdığımız yasaları tehdit eden söylemlere ve girişimlere son verilmesini istiyoruz…

* Şiddetsiz bir yaşam sürme hakkımız için acil bir eylem planı açıklanması ve uygulanmasını istiyoruz… 7/24 çalışacak etkin, farklı dillerde hizmet veren özel bir Alo Şiddet Hattı… Her semtte bir kadın danışma evi, her 100 bin nüfusa en az bir sığınak, her 200 bin nüfusa en az bir cinsel şiddet kriz merkezi… Şiddetle ilgili ulusal mücadele ağı... Şiddete uğrayan kadınların ve LGBTİ+’ların bağımsız bir yaşam kurmak için ihtiyaç duyduğu barınma, eğitim, sağlık, istihdam olanaklarının kamusal hizmet olarak sağlanması… Göçmen kadın ve çocuklara yönelik şiddeti önleme ve şiddete karşı korumada ayrımcılığa son verilmesi… 6284 kadınları şiddetten koruma yasasının etkin uygulanmasını istiyoruz… Yasaların eksiksiz uygulanmasını istiyoruz…

* TCK 103. madde kapsamındaki çocuk cinsel istismarcılarına af, “erken evlilik” “genç evlilik” gibi adlar altında çocuk cinsel istismarının meşrulaştırılmasına; kadınların Medeni Kanun, Ceza Kanunu ve şiddet ile ilgili kanunlardaki kazanılmış haklarını ve anayasal eşit vatandaşlık ilkesini kamuoyu önünde sürekli olarak tartışmaya açan tüm söylem ve girişimlere son verilmesini istiyoruz…

* Çocuk yaşta evlendirmeleri ve çocuk istismarını önlemesi gerekirken; aksine teşvik eden, kolaylaştıran ya da göz yumanların soruşturulmasını ve cezalandırılmasını istiyoruz...

* İşyerinde şiddetin ve ayrımcılığın önlenmesi için etkin politikalar, örgütlenme özgürlüğü ve İLO 190 sayılı sözleşmenin imzalanıp uygulanmasını istiyoruz…

* Eğitimin her kademesinde, medyada, toplumsal hayatın her alanında cinsiyetçi rolleri, kalıplaşmış tutum ve davranışları değiştirmek üzere somut adımlar atılmasını istiyoruz…

* Tüm şüpheli kadın ve LGBTİ ölümlerinin mercek altına alınmasını; Yeldana Kaharman, Nadira Kadirova, Gülistan Doku, Aleyna Çakır gibi ekonomik ve siyasal olarak nüfuzlu kişilerle ilgili cinsel saldırı ve cinayet iddialarının aydınlığa kavuşturulmasını, faillerin ve soruşturmaların kapatılmasında rolü olanların cezalandırılmalarını istiyoruz…

Biz, İstanbul Sözleşmesi’ni istiyoruz!
Biz haklarından, hayatlarından, İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmeyen milyonlarız… Haklarımızı güvenceye alan yasaları hayatı pahasına kazananlarız. Ve daha nice hakkımızı mücadelemizle kazanacak olanlarız.

Haklarımıza, sözleşmemize göz dikenlere sesleniyoruz… Mücadeleyle kazandığımız, artık bütün toplumun kabul ettiği haklarımızın bir tekinden bile vazgeçmeyeceğiz. İstanbul Sözleşmesini nasıl kazandık ise öyle savunmaya devam edeceğiz.