Cuma, 08 Mayıs 2020

Siyasi iktidarın ve destekçilerinin kendileri gibi düşünmeyen; iktidarın politika ve uygulamalarını eleştirenlere dönük sindirme ve susturma faaliyetleri devam ediyor. Türkülerini söylemek için bedenini açlığa yatırarak yaşamını yitiren İbrahim Gökçek’in cenazesinin Kayseri’de defnedilmesine bile tahammül edilmemesi ve yaşananları kabullenmek mümkün değil. Kamu emekçilerinin hakları ve çıkarları için mücadele etmek yerine, kendileri için makam, mevki ve çeşitli ayrıcalıklar sağlamayı sendikal mücadele olarak sunmaya çalışan bir grup, KESK’i hedef alan bir açıklama yayınladı. Açıklamanın kendilerine engel olarak gördükleri KESK’i itibarsızlaştırma, hedef gösterme ve etkisizleştirme amacıyla yapıldığı açıktır.

KESK’e saldırmaktalar çünkü KESK bu ülkede kamu emekçilerinin ve tüm toplumsal kesimlerin hakları için mücadele eder.

KESK’e saldırmaktalar çünkü KESK tüm baskılara ve engellemelere rağmen doğruyu söylemekten ve savunmaktan vazgeçmedi, vazgeçmeyecek.

KESK’e saldırmaktalar çünkü KESK kurmak istedikleri düzenin önünde engeldir.

KESK’e saldırmaktalar çünkü KESK siyasi iktidar kim olursa olsun gerçek sendikal mücadele sürdürür.

KESK’e saldırmaktalar çünkü KESK kamu emekçilerinin gerçek örgütüdür.

KESK ve bağlı sendikalar ayrıcalıklarla, kamu yöneticilerinin talimatları ve desteği ile değil üyelerinin emeği ve ödediği bedellerle bugünlere geldi. Kamu emekçileri emekle, mücadeleyle bugünlere getirdikleri sendikaları ve gerçek konfederasyonu KESK’le geleceğe yürümekte kararlıdır.

EĞİTİMDE GEÇEN HAFTA

  1. Eğitim Sen, öğrencilerimizin sağlık ve eğitim hakkı için “YKS-LGS Ertelensin” imza kampanyası başlattı.  Kampanyaya egitimsen.org.trsitesinden ve  twitter, facebook ve instagram sayfalarından ulaşılabilir.
  2. LGS’nin 20 Haziran, YKS’nin de 27-28 Haziran tarihinde yapılmasına karar verildi. Öğrencilerimizin eğitim hakkı ve sağlıkları açısından sınavların salgın tamamen bitene dek ertelenmesi gerekmektedir.
  3. Vefa gruplarına katılan öğretmenlere ek hizmet puanı verilmesi yeni eşitsizlikler yaratacağından uygulanması doğru olmayacaktır.
  4. EBA’da öğretmenlere ve öğrencilere puan verilmesi sisteminden vazgeçilmelidir. Öğretmenler birbirleriyle yarışmazlar, dayanışma içinde olurlar.
  5. Öğretmenlere dönük yapılan hizmet içi eğitim faaliyetlerinin özel şirketlere yaptırılmasından vazgeçilmelidir. Eğitim kamusal bir hizmettir ve kamu kurumları, kamu görevlileri tarafından verilmesi esastır.
  6. LGS’de rehber öğretmenlerin sınav sırasında velilerle ilgileneceği ifade edildi. Rehber öğretmenler belirsiz iş tanımlarıyla çalıştırılmamalıdır.
  7. Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde çalışan arkadaşlarımızın sorunları ve mağduriyetleri devam etmektedir. Bu merkezlerde çalışan arkadaşlarımızın seslerinin duyulması ve bu kurumların kamulaştırılmasının mutlaka gündeme alınması gerekmektedir.
  8. Üniversitelerde kadro ilanlarının kişiye özel yapılmasına dönük çok sayıda örnek mevcuttur. Siyasal, sendikal veya kişisel yakınlığa göre üniversitelerde kadro verilmesi kabul edilemez.
  9. Pazartesi (04 Mayıs 2020) günü yapılan kabine toplantısında üniversitelerin 15 Haziran tarihinden itibaren açılabileceğine dair bir karar alındığı açıklandı. Üniversitelerin büyüklükleri, koşulları ve olanakları arasındaki farktan dolayı bu durumun ciddi eşitsizliklere neden olacağı açıktır.
  10. Kimi illerde milli eğitim müdürlükleri uzaktan eğitimle ilgili veri toplama telaşı içine girmiş durumdadır. Öğretmenlerin anket doldurmaya zorlanmasının hukuki dayanağı yoktur. Öğretmenler iradeleri yok sayılarak, anket doldurmaya zorlanamaz.
  11. 18 Mart tarihinde ataması yapılan öğretmen arkadaşlarımızın göreve başlamak için bekleyişinin 7. haftası da bitti. Arkadaşlarımızın mağduriyeti artık sonlanmalı ve arkadaşlarımız acilen göreve başlatılmalılar.
  12. Geçici koruma altında bulunan, ancak kimlik numaraları ve ikamet adreslerinden dolayı, okullara kayıtları yapılmayan öğrenciler EBA’yı kullanamamaktadır. MEB, okullarda bulunan misafir öğrencileri tespit ederek, EBA kullanabilmeleri için gerekli düzenlemeleri yapmalıdır.
  13. Proje okullarına öğretmen alım duyuruları yayınlanmaya başladı. Toplumsal fayda üretmeyen; eğitimin piyasalaşmasının bir adımı olan ve kadrolaşmanın önünü açan “proje okulu” uygulamasının artık sonlandırılması gerekmektedir.
  14. MEB, LGS ile ilgili oluşan rahatsızlıklardan dolayı velileri ikna etmek için önümüzdeki günlerde ciddi kamuoyu çalışmalarına hazırlanmaktadır. MEB’in görevi kamuoyunda algı oluşturmak yerine sorunlara gerçek çözümler üretmektir.
  15. Bazı illerde ücretli öğretmenlerin görevlerine son verilmek istenmektedir. Ücretli öğretmenlerin görevlerine son verilmemeli ve arkadaşlarımız  ücretli idari izin kapsamına alınmalıdır. Öğretmenlerin tamamı kadrolu istihdam edilmelidir.
  16. 6 Haziran tarihinde yapılacak olan bursluluk sınavı ile ilgili bir açıklama yapılmadı. MEB,  acilen bursluluk sınavını salgın tehlikesi ortadan kalktıktan sonra yapılması kaydıyla ertelemelidir.
  17. Birinci dönem notunun yılsonu notu olması, notları düşük öğrenciler açısından sorun yaratmaktadır. MEB, notlarını yükseltmek isteyen öğrenciler için  bir seçenek üretmelidir.
  18. Tayinlerde görev süresi hesaplanırken 30 Eylül tarihinin esas alınması sorunlara neden olmaktadır. Öğretmenlerin tayine esas görev süresi hesaplanırken göreve başlama değil, atama tarihleri esas alınmalıdır.
  19. Eğitim Sen İstanbul 6 No’lu Şubemizin ısrarlı takibi sonucunda, MSGSÜ’de çalışan canlı model arkadaşlarımızın geriye dönük olarak ücretleri ödenecektir. Sıra diğer üniversitelerde. Canlı model arkadaşlarımızın mağduriyetlerine son verilmeli, ücretleri ödenmelidir.

Kamuoyuna Saygıyla Sunarız

EĞİTİM SEN MERKEZ YÜRÜTME KURULU